Zihinden
zihne doğru sinyal göndererek,
yeni karşılaşmalar yaşanabilir. Bu
karşılaşmaların bilimsel adı, eşzamanlılıktır.
Milyonlarca insan her gün kendi
ruhsal ve fiziksel ihtiyaçlarına uygun karşılaşmalar yaşar ama
hiç farkında değildir. Tesadüf der, geçer gider… Gün içinde
değişik amaçlarla gittiğimiz yerlerde, alışverişte, sergide,
sinemada, okulda birçok insanla göz göze gelir veya herhangi
bir konu sebebiyle sohbet ederiz. Bir şeyler alır, verir ve
birbirimizi etkileriz. Ve bunların hiçbiri de sandığımız gibi
tesadüf olmayabilir… İlk tanıştığınız bir kişiye duyduğunuz
yakınlık ve sanki o kişiyi çok iyi tanıyor ve anlıyormuşsunuz
gibi derinden bir etki gidiş gelişi, o
kişilerin ruhsal frekans ya
da titreşim bakımından birbirlerine çok yakın
bilinç düzeylerinde olduklarının
bir ifadesidir. Yani gerçek dostluk, gerçek ihtiyaç alışverişi
ancak bu tip insanlarla olur.
Bazen bu karşılaşmalardaki
ani sempati kıvılcımları geçmiş yaşamlardaki ortak anıların,
bir yıldırım hızıyla ortaya çıkıp kaybolmasından da ileri
gelebilir. Tabii ki, bunlar tamamen bilinçdışından, üst
bilinçten, üstün benlikten gelen etkilerdir… Bunları detaylı şekilde
anımsamak pek mümkün ve gerekli de değil.
Karşılaşmaların yani bilinç
düzeyinde birbirine doğru sinyal gönderip almanın güzel yanı,
o insanla karşılaştığınız andan itibaren birtakım
problemlerinizin, aşılması zor olan engellerinizin
çözümlenmeye başlaması, bir şeylerin yoluna girmesidir. Sizin
auranızla onun aurası
arasında bir temas olduğu anda, sanki akması gereken
enerjilerin önündeki baraj kalkar ve enerjileriniz harekete
geçmesi gereken yönde hızlı bir
akışa başlar. Yani karşılıklı bir enerji alışverişi yaşanır.
Her insanla bu karşılıklı enerji alışverişini yapamazsınız,
zaten bu sizinde, elinizde değildir. Çünkü bu
enerjiler birbirlerini gayet iyi
tanırlar ve nereden nereye akacaklarının da farkındadırlar…
Karşılaşmaların Önemi Karşılaşmalara çok dikkat
etmek gerekir. Her zaman konuşma imkanı
bulmasak da,gözlem yapabiliriz. Gözlemi neye göre
yapacaksınız? Gözlemi kendinize göre yapacaksınız. Yani
kendinizde ne gibi zihinsel bir değişiklik, ne tür bir enerji
alışverişi, akışı olduğuna, zihninizde ne
gibi imajlar doğduğuna ve ne gibi düşünce akımları
meydana geldiğine dikkat edeceksiniz. Çağrışımlarınız ne
durumda? Zihniniz neler çağrıştırdı? Bunları anlamaya, kontrol
etmeye çalışmak çok önemli… Ve eğer bu gözlemler objektif bir
şekilde yapılabilirse, sorunlarımızı çözmek için ek enerjiyi
aldığımızı görür ve o enerjiyi
kullanmamız gerektiğini İDRAK ederiz…
İyi Karşılaşmalar… |