Tamamlayıcı tıp artık gittikçe
artan bir oranda halk ve az bir oranda doktorlar tarafından
kullanılmaktadır. Geleneksel tıbbın bir kriz anında hayat
kurtarmasına ve hastaların birçoğunu hareket eder bir halde
tutmasına karşın kullandığı tekniklerle ilgili olarak halk
arasında gittikçe büyüyen bir rahatsızlık vardır.
Birçok insan, bilhassa kronik, hayatı tehdit etmeyen
rahatsızlıklar için bütünleyici tıbbın sunduğu daha basit
terapilere dönmektedir. Bu
eğilime rağmen, tamamlayıcı terapiler, etkilerinin
açıklanabileceği herhangi bir bilinen ilke veya teorik temelin
bariz eksikliği sebebiyle, yürürlükteki tıp ve bilim
tarafından büyük ölçüde görmezden gelinmektedir. Bunun suçlusu
bir dereceye kadar, Newtoncu fiziğin gerçeğin sadece
kısmi bir görünüşü olduğunu öneren
fizikteki yeni gelişmelere karşın, hala Kartezyen/Newton
mekanik dünya modeline bağlı kalan tıptır. Öte yandan,
tamamlayıcı tıbbın kökeni, süptil
veya ruhsal enerjilere dayanan ve yeni
yeni evrimleşen bilimsel/tıbbi modeldir.
TAMAMLAYICI TIP GELİŞİYOR
Tamamlayıcı tıp, hızla gelişen bir alandır. 1987’de 160 adet
terapinin tanımlandığı ve yeni tedavi türlerinin düzenli
biçimde ortaya çıktığı rapor edilmiştir. Yani, ellerinde
etkinliği veya uygunluğuna dair çok az rehber bilgi bulunan
halkın, içlerinden seçim yapmasını, zorlaştıran çoklukta
tedavi mevcuttur. Birçok
terapinin üyeleri, eğitim ve düzenlemelerini organize
etmelerine ve böylece geleneksel tıbba uygun bir profesyonel
yaklaşım geliştiriyor görünmelerine karşın, genel olarak kabul
edilen teorik bir çerçevenin eksikliği, tamamlayıcı
terapilerin, genel geçer bilim ve tıbbın kenarında köşesinde
kalabileceğini akla getirmektedir.
Tamamlayıcı tıbbın gelişiminin şu anki safhasında, sadece
çeşitli terapilerin etkinliğini gösterebilecek araştırma
metotları geliştirmesi değil, aynı zamanda terapilerin altında
yatan mekanizmaları tarif etmeye ve tüm tamamlayıcı sağlık
koruma yelpazesinde ortak zeminin ne olduğunu gösterebilecek
teorik bir temel geliştirmeye başlaması da önemlidir.
AKUPUNKTUR VE
REFLEKSOLOJİ
Tamamlayıcı terapilerle ilgili durumun karmaşıklığı bazı
örneklerle gösterilebilir. Akupunktur tedavileri; beden yüzeyinden bir dizi ince enerji
meridyeninin geçtiği ve bu
meridyenler üzerindeki belirli noktalara
iğnelerin batırılmasının, elle bastırılmasının veya
elektrikle uyarılmasının beden enerjilerini yeniden
dengelediği ve hastalık sürecini tersine çevirdiği teorisine
dayanır. Yani bedenin organ sistemleri meridyenler ve
bunların bütünleşik akupunktur noktaları üzerinde
haritalanmıştır. Ancak, benzer bir beden haritasının kulakta
da bulunduğu anlaşılmaktadır. Terapide, daha
karmaşık olan tüm beden sistemi yerine kulakta bulunan
noktalar üzerine iğne tedavisi yapılır. Bedenin
süptil enerji sistemlerinin benzer
ama daha basit bir modeli, polarite
terapisinde ve Refleksoloji'de de
görülür. Burada bedenin süptil
enerjileri, bedenin her bir yarısında, baştan ayak parmağına
dek uzanan, kollar ve parmaklarda dallanan beş bölgede
bulunuyor diye tarif edilmektedir. Çeşitli yapılar
ve organdan geçen bu bölgelerin,
el ve ayakların farklı kısımlarına yansıdığı anlatılır.
Refleksoloji de,
ayak üzerine denk gelen noktaya masaj, o belirli organ
içindeki enerji dengesine pozitif tesir sağlama niyetiyle
yapılır. Benzer sonuçların eller üzerinde çalışmayla da
alındığı anlaşılmaktadır.
TAMAMLAYICI TIBBIN 3 SEVİYESİ
Kendi
iyileştirme (Şifa) araştırmamız, birçok şifacı ve tamamlayıcı
terapist ile yaptığımız temaslar ve literatürü okumamız,
bizi, tamamlayıcı sağlık bakımını içeren yelpazenin hepsinde
işleyen ortak bir mekanizmanın var olduğu inancına götürdü. Bu
mekanizma tamamlayıcı terapileri tek, dosdoğru bir teorik
bazda birleştirebilir ve aynı zamanda birçok hemşirelik ve
geleneksel tıp uygulamasının başarısı için de temel
sağlayabilir. Hem geleneksel tıbbın hem de tamamlayıcı
terapilerin işleyebileceği en az üç seviye vardır. Bunlar;
1-Fiziksel/fizyolojik/farmakolojik seviye
2-Psikolojik/zihinsel seviye 3-Yüksek
zihinsel/ruhsal seviye
İYİLEŞTİRME SÜRECİ
İster
tıbbi, cerrahi veya psikiyatrik gibi geleneksel yaklaşımlar
yelpazesine dahil olsun isterse tamamlayıcı olsun, tüm
terapiler esasen şifa sürecini içerirler. Bu süreçte
doktor/terapist, hastanın enerji sistemini dengeye getirmek ve
sağlık sorunun üstesinden gelmesi amacıyla bedenin doğal şifa
süreçlerini hareket geçirmek için az veya çok şifa yani
iyileştirme etkisini kullanır. Geleneksel veya
tamamlayıcı tüm terapiler;
terapistin bu şifa-iyileştirme süreçlerinin tedavi modelleridir ancak terapinin daha bariz unsurlarının da
fiziksel beden üzerinde doğrudan bir etkide bulunması ve
terapistin şifa etkisinin sürece dahil oluşunun şuurlu biçimde
farkında olmaması mümkündür.
İYİLEŞTİRMENİN ORTAK PAYDASI
Şifa-
iyileştirme etkisi, terapiler ve
yaklaşımların bu geniş yelpazesi boyunca bir
‘ortak payda’
olarak nasıl iş görmektedir?
Şifanın ya da her türlü terapi ve
iyileştirme metodunun, bedeni kendisini iyileştirmesi için
uyarması muhtemel görünmektedir.
TAMAMLAYICI TIBBA HOLİSTİK
YAKLAŞIMLAR
İyileştirmenin
önemli bir unsuru, terapistin ‘dünya görüşü’dür. Geleneksel
tıp dahil tüm
terapiler
kendi tutarlı dünya görüşleri içinde mevcutturlar. Bu görüşler
tarih boyunca değişmiştir ve tıbbın uygulanışı da hüküm süren
dünya görüşünün sadece bir yansımasıdır. Geleneksel tıp
Kartezyen mekanik evren görüşünü temel alırken, çoğu
tamamlayıcı terapiler kendilerinin daha
‘holistik’
yaklaşımlarına temel aramak için başka yerle bakma
iddiasındadırlar.
Terapistler ve bir dereceye kadar hastalar, hepsinin
inanabileceği, hepsince paylaşılan bir dünya görüşü içinde
ideal olarak çalışabileceklerdir. İster geleneksel isterse
tamamlayıcı sistemlerde ve hatta
şamanizmde
birçok
terapistin uzun süreli eğitimi, o belirli disiplinle ilgili
inanışı uygulayıcıların içine yerleştirir ve bu kişilerin bu
disiplin içinde başarılı biçimde iş görmelerini
sağlar. Bu, diğer tıp sistemlerinin başarısızlıklarının kendi
içlerinde başarılı olabilmesini açıklar. Her bir sistem, onu
diğerlerinden farklı kılan kendine özgü bir
karakteristiğe sahiptir. Homeopati
dinamize edilmiş
preparatları kullanmakta,
akupunktur
meridyen çizgilerini uyarmakta, diğerleri ise mıknatısları
veya kristalleri veya lazerleri kullanmaktadır.
SONUÇ
Tamamlayıcı tıp tekniklerinin çeşitliliği ve bunların enerjiyi
yeniden nasıl dengelediği ve uyardığı konusundaki farklı
açıklamalar; yasa ve yönetmelik düzenleyen organlar tarafından
kabul edilmek üzere önerilmelerindeki zorluğun nedeni
olabilir. Bir diğer sorun da muhtemelen, bu terapilere eşlik
eden ekipman çeşitliliğidir. Bu ekipman belki de şifa
enerjisini dizginlemek üzere terapistin şuurunu eldeki göreve
ve inanç sistemine odaklamak için gerekli olan törenin sadece
bir parçasıdır ve bazı hapların verilmesini, iğne batmalarını
ve çeşitli türden fiziksel
yönlendirmeleri içerebilir ama terapist yasal kurallar
karşısında sıklıkla zor durumda kalmaktadır.
Bu
sorunlar, terapilerin etkileri hakkındaki açıklamaların
yetersizliği ile daha da güçlenmektedir. Çoğu tamamlayıcı tıp
terapistinin esasen
“iyileştirme enerjisini”
dizginlediği ve
kullandıkları teknik ve ekipmanın büyük ölçüde bu dizginleyişi
başarmak için düzenlenen törende kullandıkları kabul
edildiğinde, inanıyoruz ki, tamamlayıcı
tıp, o zaman kendini geleneksel tarzda eğitilmiş bilimcilerin
eleştirilerine karşı savunmak için çok daha güçlü bir durumda
olacaktır.
Network
D.no 58 Ağu.1995
-
Chaitow,
L(1194) International
Journal of
alternative Complementary
Medicine,12.
-
B.M.A
(1993), Complementary
Medicine.New
Approaches
to Good
Practice.
-
Dossey,
L.(1993) Resurgence.No.161
-
Gerber,
R. (19980 Vibrational
Medicine.
-
Hodges,
R.D. Scofield, A.M (1995=
Journal of
Royal Society of
Medicine, 88.
-
Krieger,
D.(1986). The
Therapeutic
Touch.
-
Dossey,
B.M. et al (1988) Holistic
Nursing.
-
Capra,F.
(1986) Holistic
Medicine,1.
-
Ringde, J.P. (1977) Healers
and the
Healing
Process.
-
Scofield,
A.M.Hodges, R.D. (1991)
Journal of
society of Psychical
Research,57.
-
Kernecht,
E.H.. (1942) Bulletin of
Historical
Medicine.
-
Frank,
J.D. (1963) Persuasion
and Healing.
-
Hillier,
S.Jewell,T. (1987)
Holistic
Medicine.
-
Torrey,
F. (1972) The
Mind game.
Witchdoctors
and
Psychiatrits.
-
Scofield,
A.M. (1989). Journal of
British
Society of Dowsers, 33
-
Gren,
E. Gren, A (1977) beyond
Feedback.
-
Playfair,
G.L. (1985). If
This be
Magic.
-
Benor,
D.J. (1933) Healing
research.
Holictic Energy
Medicine
and Spiritulality.
|