Burçlardan ya da astroloji haritalarından
bahsedilirken hangimiz kulak kabartmadık? ‘Yıldızım barışmadı’ lafını
kullanmadık? İşte astroloji böyle bir şey, siz isteseniz de istemeseniz de
bir yolunu bulup hayatınıza giriyor. Avrupalıların yüzde 52’si astrolojiyi
bilim olarak kabul ederken, Amerika’da 70 milyon insan güne falını
okuyarak başlıyor. En fazla satan kitaplar astroloji kitapları;
internetteki 3 milyonun üzerindeki astroloji
sitesini yılda 120 milyon insan ziyaret ediyor.
Türkiye’de de durum pek
farklı değil. Siz astrolojiyle kıyısından köşesinden ilgileniyor
olabilirsiniz ama yıldız haritasına bakmadan adım atmayan insanların
sayısı durmadan artıyor. İşte Meltem Sözübir
(36), Aslı Nasuhbeyoğlu (29),
Selcen Özhan (27)-
Ozan Özhan (29) çifti ve Selim Yeniçeri (32),
onlardan birkaçı. Hepsi üniversite mezunu. Hepsi ya
profesyonel astrologlara yıllık haritalarını çıkarttırıyorlar
ya da kendi haritalarını kendi çıkaracak kadar
işin erbabı olmuşlar. Kimisi servisle işe giderken bile gök günlüğü
okuyor, kimisi çok hoşlandığı biri olsa da haritaları uyuşmuyorsa onunla
bırakın sevgili olmayı ikinci bir kahve içmeye bile çıkmıyor, ay Aslan
burcunda değilse asla kuaföre gitmiyor, haritasına baktırmadan askerlik
başvurusu yapmıyor.
Meltem Sözübir
(İnsan Kaynakları Uzmanı)
Okul kayıt gününü değiştiremezdim ama hangi saatte götürürsem ikizlerimin
okul hayatları güzel olur diye baktım
Ne kadar zamandır ve niye astrolojiyle
ilgileniyorsunuz?
- 17 yaşımdan beri ilgileniyorum. Uzun yıllar sadece günlük
fallarımı okuyarak geçti. Fakat sadece 12 insan çeşidi olamaz diye
düşünüyordum. Bunu öğrenmem lazım diye araştırmaya başladım. Son üç yıldır
astroloji eğitimlerine katıldım. Astroloji benim için neşeli bir ortamda
konuşulacak bir konu, bir eğlence olmaktan çıkıp, hayat görüşüm haline
geldi.
Nasıl yani? Mesela bir pop yıldızı
olmak istiyorsunuz ama yıldızlar olamayacağınızı söylüyor. O zaman bu
beklentiden vaz mı
geçiyorsunuz?
- Astrolojinin kötü taraflarından biri hayallerimi aşağı
çekmesi. Evet, eğer yıldızlar bir pop yıldızı olamayacağımı söylüyorsa,
olamam. En azından kendi istediğim kadar parlak bir yıldız olamam.
Sabah gözünüzü ilk açtığınızda ‘Bugün
yıldızların konumu ne’ diye mi düşünürsünüz?
- Gezegenlerin konumu öyle her sabah değişmiyor. O kadar da
hızlı değişmediği için her sabah bunu düşünmüyorum. Kendi haritamı
etkileyecek, çok önemli değişiklikler olacaksa bakıyorum. Sizinle röportaj
yapacağım diye bugün baktım mesela. İkiz kızlarım bu sene okula
başlayacaktı. Okulun kayıt günleri belli, bunu değiştirmem mümkün değil.
Ama ben kayda götüreceğim günde, ayın hareketlerine bakıp hangi saatte
götürürsem okul hayatları daha güzel olabilir diye düşündüm. Ama kayda
götürdüğüm o saatte önümde 20 kişi de olabilirdi ve o saat kayabilirdi. O
saati kaydırdım diye dövünmezdim.
MERKÜR GERİ
GİDECEKTİ PAHALI BİLET ALDIM
Astrolojiye göre sizin için uygun bir
gün değilse, ‘iş görüşmesi yapmamalıyım’ ya da
‘sevgilimle buluşmamalıyım’ gibi düşünceleriniz olur mu?
- Benim inisiyatifimde olan bir şeyse ertelemeye çalışırım. Ama
bir iş görüşmesiyse yapabileceğim bir şey yoktur. Orada karşıma
gelebilecek şeyleri düşünürüm. Gökyüzü gerginse o gün normalden daha
yumuşak olmaya çalışırım. Geçen yıl Amerika’ya gidiyordum. Merkür’ün geri
gideceği bir zamandı. Merkür’ün geri gitmesi ulaşımda, ticarette aksaklık
getirir. Bilet almam gerekiyordu. Seyahat acentesine gittim, şu tarihe
kadar bana bileti kesmeniz lazım dedim. O tarihten daha sonrasında daha
ucuz biletler var isterseniz ondan da kesebiliriz dediler. Hayır dedim.
Çünkü biliyorum o ucuz bileti alsam havaalanında ya
valizimi kaybedeceğim, ya yanıma acayip
birileri oturacak. Astrolojiyle uğraşmadığım zamanlarda başıma böyle
şeyler geldi. Mesela Merkür geriye giderken bir araba satın almıştım, 25
sene uğraştım o arabayla. Çalındı, savcılığa gittim...
Diyelim yeni bir sevgili-eş-arkadaş
adayınız var. Tanışır tanışmaz eve koşturup o kişinin astroloji haritasına
bakar mısınız?
-Burcunu mutlaka sorarım. Samimiyetim varsa ay, gün, saatini de
alırım. İşyerimde birlikte çalıştığım arkadaşlarıma astrolojiyle
ilgilendiğimi söyleyip kendisinden bilgileri isterim. Eğer verirse anlaşıp
anlaşamayacağımızı anlamak için eşleşme haritamıza bakarım. Yeni atanan
patronlarıma da, beni nerede zorlayacaklar, nerelerde anlaşacağız diye
mutlaka bakarım. İşe birini alırken de bazen başvuran kişilerin doğum
tarihlerine bakarım. Bu işe alma kararımı etkilemez ama o kişinin
anlattıklarını doğrulamama yarar.
KÖTÜ
ŞEYLERİ KABULLENEMİYORUM
Astroloji bilmek hayatınızda neyi
kolaylaştırdı, neyi zorlaştırdı?
- En hassas olduğum şey çocuklarım. Çocuklarımın haritasına
bakınca iyi şeyler de var kötü şeyler de. Özellikle sağlıktaki
hassasiyetlerini görüyorum ve kötü şeyler gördüğümde kabullenmekte
zorlanıyorum.
Astroloji olacakları öngörmekse, kötü
şeylerle karşılaşmaktan korkmaz mısınız?
-Belirsizliği seven biri değilim. Bunu öğrenmeyi ben istedim ve
bedeli ne ise bunu kaldırırım.
Çevrenizdekiler astroloji merakınız
için ne yorumlar yapıyorlar?
- Üniversite mezunuyum, masterim
var. Bana bakıp, sen de bununla ilgileniyorsan vardır bir bildiğin,
safsata değildir herhalde deyip inanıyorlar.
Astrolojiyle ilgilenmek için evinizde,
işyerinizde ne tür alet edevatlar var?
- Bilgisayar işimizi çok kolaylaştırıyor. O anın gök
hareketlerini veren programlar var. Ama elimizden düşürmediğim bir gök
günlüğüm de var.
O ne?
- Gökteki hareketlerin yazılı olduğu, içinde tonlarca sayısal
değerin bulunduğu bir kitaptır. Bazen bunu işe giderken serviste okuyorum.
Aslı
Nasuhbeyoğlu (29, Elektronik Mühendisi)
Kişilik
uyum analizi çıkarmadan kimseyle kahve içmeye bile gitmem
Şimdi şöyle bir düşünün: Boğaziçi Üniversitesi’nin Elektronik
Mühendisliği’nden mezun oluyorsunuz. Sonra kendi işinizi kurup 8 yıl
sürecek tekstil sektörüne adım atıyorsunuz. Ama şirketiniz iflas ediyor ve
bu kez hobiniz olan astrolojiden para kazanmak zorunda kalıyorsunuz. İşte
müflis işkadını Aslı Nasuhbeyoğlu bütün bu
tecrübelerden nasıl geçtiğini şöyle anlatıyor:
‘Üniversiteyi bitirdikten sonra 8 yıl tekstil ile uğraştım. Kötü
dönemlerim olacağını, iflaslar yaşayacağımı astrolojiyle uğraştığım için
biliyordum. Ama tam olarak bunu nasıl yaşayacağımı, belanın nereden
geleceğini bilemiyordum. Yıldız haritamda iflasın geldiğini görür görmez,
tedbir aldım. Müşteri sayımı azalttım, iş hacmimi küçülttüm ama doların
büyük düşüşünü tahmin edemeyeceğim için elimdeki dolar çeklerinden dolayı
büyük zarara uğradım ve bir günde iflas ettim. Yıllardır kendi işimi
yapıyordum. Şu noktadan sonra senin yapacağın en iyi iş artık kendi işini
yapmamaktır, en azından para kaybetmezsin, işe girer en fazla işten
atılırsın dedim kendime ve hobim olan astrolojiden hayatımı kazanmaya
başladım.’
EMAR CİHAZLARI PROJESİ YAPARKEN
ASTROLOJİYE OLAN İNANCIM ARTTI
Boğaziçi Üniversitesi’ndeki bitirme projem Emar
(MR) cihazlarıydı. Manyetik rezonans görüntüleme cihazının çalışma
prensiplerini incelediğim zaman, astrolojiye olan inancım arttı.
İnsanların elektrik frekansı oluşturduklarına dair çok güzel bilgiler
edindim. Yani düşünsenize biz birer frekansız ve elektrik alanı olarak
görüntülenebiliyoruz. Eğer biz manyetik alanlardan oluşuyorsak ve eğer
güneş sistemi de elektrik ve manyetik alanlardan oluşuyorsa o zaman
insanların bundan etkilenmemesi mümkün değil. O yüzden astrolojiyi
irdelemeye karar verdim. En başta astroloji kitapları okumaya başladım,
daha fazla, daha da fazla okudum. Sonra her şeyimi astrolojiye göre
biçimlendirmeye başladım. Astrolojide çok açıldım, geri dönemiyorum. O
kadar yukarıdan ormana bakıyorsunuz ki... Ama ormanın etrafında çöl
olduğunu da görüyorsunuz. Herkes o yeşil alanda eğleniyor ama siz etrafın
çöl olduğunu görüyorsunuz.
GEZEGENLER FAZLA AÇI YAPMIŞTI,
ATAKÖY’DEN TAŞINDIM
Yıllardır Ataköy’de oturuyordum. 1999 yılında depremden iki ay önce evimi
Ataşehir’e taşıdım. Çünkü gezegenler o kadar
çok açı yapmıştı ki, bir felaket geliyordu ve bundan kaçmak mümkün
değildi. Depremin olacağını tahmin ettim ve bütün arkadaşlarımı uyardım.
Hatta evime deprem sigortası yaptırdığımda herkes benimle dalga geçti.
Hangi ayların gergin olduğunu bildiğim için İstanbul’dan kaçıp, Bodrum’a
gittim. Depremi yaşamadım yani.
SADIK MI, DERİN Mİ, YÜZEYSEL Mİ HEPSİ
HARİTADA VAR
Kişilik uyum analizi çıkarmadan kimseyle kahve içmeye bile gitmem. Yeni
tanıştığım kişiye merhabadan sonra ilk sorduğum, doğum tarihidir. Yıldız
haritasından kaçış yoktur. Bu raporlar zaman kaybını önlüyor. Kaybedecek
zamanım yok benim. Sadık mı değil mi, zarif mi değil mi, ne kadar derin,
ne kadar yüzeysel hepsi haritasında vardır. 6 yıldır bu haritalara
bakmadan ne yanımda eleman çalıştırdım, ne birisiyle sevgili oldum. Çok
hoşlandığım, etkilendiğim insanlar oldu ama haritaları bana uymadığı için
ikinci bir kahve içmeye bile gitmedim. Onlara da gerekçe olarak
haritalarının uymadığını söyledim. Kesinlikle hasta olduğumu
düşünmüşlerdir.
YILDIZLAR UYGUN DEĞİLSE SEVGİLİMLE
TARTIŞMIYORUM
Yıldızlar uymuyorsa sevgilimle tartışmam. Karşı tarafı da uyarıyorum. Ama
açılar bir patlama yaşanacağını gösteriyorsa ondan kaçamazsınız. Ne kadar
kontrollü de olsanız, birine bağlanabiliyorsunuz. Felaketin, ihanetin
geleceğini biliyorsunuz ve korku içinde bekliyorsunuz. O bekleme süresi
zaten korku dolu geçiyor. Ve o gün geldiğinde
de acı çekiyorsunuz. Daha önceden bilmesem sorun değil; ben bunu zaten
biliyordum kısmı var ki, asıl en kötüsü o işte.
YANIMDA BALIK BURCU BİRİ OLMADAN
ALIŞVERİŞE ÇIKMAM
Bana uğurlu gelen burçlar var. Mesela Balık burcu bana her zaman parasal
kazanç getiren burçtur. Bir alışveriş yapacaksam yanımda mutlaka Balık
burcundan birisinin olmasını ya da alışveriş
yaptığım kişinin Balık burcu olmasını isterim. 20 milyara alacağım bir
şeyi 15 milyara alabilirim. Ama özel hayatımda asla Balık burcu istemem.
BİLİYORUM KÖTÜ AÇILARIM VAR VE HEP
ÜZÜLECEĞİM
Kendi haritamda erken ebeveyn kaybı var. Ben 13 yaşımda annemi kaybettim.
İki kez kaza geçirdim. Haritamda kazaya yönelik bir şeyler gördüm ama
kaçamadım. Arabamı kendim kullanmadım ama arkadaşlarımın arabasına 3
km’lik bir mesafe için bindiğimde bir köprüden
aşağı uçtuk. Ben biliyorum ki, benim haritalarımda hep kötü açılar var ve
hep üzüleceğim. Ama en azından bunun farkında olduğum için 5 birim
üzülmektense, 1 birim üzülüyorum. Çünkü olaylar benim dışımda gelişiyor.
Selcen
Özhan (27, gazeteci)
Ay
Oğlak’tayken cilt bakımı yaptırır Aslan’dayken kuaföre giderim
Bünyemi ay evrelerine uygun davranarak toparlıyorum. Mesela Ay’ın Koç’ta
olduğu günlerde migrenim için bir şeyler yapar, Terazi’deyken böbreklerim
için bol bol su içerim. Cilt bakımlarımı Ay
Oğlak’tayken yaptırırım, kuaför için ise Aslan günlerini tercih ediyorum.
Birkaç defa üst üste Aslan günlerinde kuaföre giden herkes farkı
görecektir. Ay Balık ya da Yengeç’teyken asla
saç kestirmem. Balık günlerinde ayaklarıma özen gösteriyorum, çünkü
vücuttaki bütün meridyenlerin son noktaları ayaklarda toplanır. Gizemli
bir şekilde bu günlerde bedeninize yaptığınız her kötü şey iki kat kötü,
her iyi şey de iki kat iyi sonuç veriyor. Hipokrat bile öğrencilerine şunu
öğretmiş: ’Ay’ın o sırada geçmekte olduğu
burcun yönettiği beden bölgesini ameliyat etmeyin.’
Ben Balık burcuyum ama yükselenim İkizler. İkizler burcu tarafım daha çok
eğlenir. O yüzden kına gecemi ayın İkizler burcunda olduğu bir zamanda
yaptım. Dikkat edin, Ramazan’ın başlangıcı her yıl yeniaya denk gelir.
Çünkü yeniay bedenin detoksa en açık olduğu
gündür. Yeni başlangıcı kolaylaştırıcı etkisi olan yeniayı takip eden ilk
dördüncü günde bünyeyi güçlendirmek, son dördünde ise zehirlerden
kurtulmak doğrudur. Tüm yorucu işlerimi ve hobilerimi son dördüne denk
getirmeye dikkat ediyorum, çünkü bu dönem insanı aktif olmaya ve enerji
harcamaya teşvik eder.
Ozan Özhan
(29, gazeteci)
Ay
Mars’tayken kazalara dikkat ederim, çünkü hep kemiklerim kırılır
Benim doğum haritamda boğulma tehlikesi görülüyordu. Ben o zamanlar 6
yaşındaydım. Bodrum’a gittik. Annem o tatilde dizlerime kadar denize
girmeme izin verdi. Ama ben Bodrum’dan dönüşte mendirekten düştüm.
Boğulmak üzereyken beni kurtardılar. Annem sonra ailesiyle ilgili hiç
harita çıkarmadı.
İş görüşmesi yapacağım zaman mutlaka haritama bakarım. Lise birinci
sınıfta çakınca garsonluk yapayım dedim. O gün haritamda iş görüşmesi için
süper bir gündü. Bir kafede görüşme yapacağım
kişiyi beklerken bir dergi geçti elime. Kafelerde
insanların genellikle köşe masaları seçtiği, kimsenin orta masalarda
oturmak istemediği yazıyordu. Adamla görüşmeye başlayınca hemen bu bilgiyi
söyledim. Şöyle bir yüzüme bakıp, ‘İyi de burada ortada masa yok zaten’
dedi. Yani astrolojik açıdan süper bir gününüz olabilir ama insanın
kendisiyle ilgili şeyler de önemli.
Mars insanın fiziksel enerjisini kapsar. O yüzden kazaya açık olduğum
günlere mutlaka bakarım. Kolumun, köprücük kemiğimin ve burnumun dört kez
kırıldığı günlerin hepsi Mars’a açık olduğum günlerdi. Benim haritalarımda
zaten kemiklerimle ilgili problemler var. Evlenme tarihimizi anlaşmaların
kalıcı olduğu bir güne seçtik.
ASTROLOGUMU DİNLEDİM ASKERE ALINMADIM
Selim
Yeniçeri (32, yayıncı)
Selim Yeniçeri (32) Neden Kitabevi genel yayın
yönetmeni ve aynı zamanda çevirmen. Metafiziğe meraklı. Astrolojiyi
metafiziğin ‘ayakları yere basan en somut dalı’ olduğu için seçtiğini
söylüyor. Hayatını, teslimiyet derecesinde astrolojiye bağlı olarak
yaşıyor. Bir astroloğu var ve ona danışmadan
adım atmıyor. Ona sorarsanız şöyle diyor: ‘Ben bunu teslimiyet olarak
kabul etmiyorum. Elimde bir harita var, bile bile
çıkmaz bir sokağa dalıp geri dönmektense o haritadan faydalanırım.’
ASTROLOĞUMUN UYARISINI UNUTTUM, KAZA YAPTIM
Astroloğum bana şu tarihlerde uzun yol yapma,
yapacaksan da otobüsle git, sakın arabanı kendin kullanma dedi. Ben bunu
unuttum. Merter’den Tekirdağ’a gitmem
gerekiyordu, kendi arabamı kullanırken kaza yaptım.
ASTROLOĞUM
GİT DEDİ GİTTİM DÖN DEDİ DÖNDÜM
2001 kriz yılıydı. İnternette Uzakdoğulu bir
kızla tanıştım. Kriz dönemi olduğu için ne onu getirebiliyorum, ne ben
gidebiliyorum. Astroloğuma sordum, o
gelmeyecek, sen gideceksin dedi. Ama o sıra o kadar parasızdım ki. Hiç
beklemediğim iş teklifleri aldım ve ben Filipinler’e
gidip 8 ay kaldım. Orada çalışmaya başladım. Fakat bir süre sonra işler
ters gitmeye başladı. Ben bunu bir işaret olarak aldım ve
astroloğuma ‘acaba dönmem mi gerekiyor’ diye
sordum. Astroloğum, doğru algılamışsın dön
dedi, döndüm.
ÇOCUK
YAPACAĞIMIZ TARİHİ DANIŞTIK
Merter’de oturuyorduk. Filipinli eşim
hamileydi ve aileme yakın oturalım istiyordum. Ama yine param yoktu ve o
anda taşınamıyordum. Astroloğum bana bazı
tarihler söyledi, bu tarihlerde taşınırsan hiçbir sorun yaşamayacaksın
dedi. Hakikaten o tarihlerde beklemediğim yerlerden paralar geldi ve
sorunsuz taşındım. Çocuk yapacağımız tarihi danıştık. Şu tarihlerde
denemelere başla dedi. Şubatta bir bebeğimiz olacak, şimdi onun burcuna
göre nasıl babalık etmeliyim diye danışıyorum.
MÜZİKTE
GELECEĞİM YOKMUŞ KİTABA YÖNEL DEDİ, ÖYLE YAPTIM
Müzik yapıyordum, astroloğum müzikte sana
gelecek yok, müziği bırak kitaba yönel dedi. Kitap yazmak hiç aklımda
yoktu. Fakat üç ay sonra bir kitap yazdım. Bir televizyon programına
çağrıldım. Hemen astroloğumu aradım, enerjiler
nasıl, çıkayım mı çıkmayım mı dedim. Çık dedi, program çok başarılı geçti.
TAM
ASTROLOĞUM YANILDI DERKEN, YİNE HAKLI ÇIKTI
Askerlikte bakaya kalmış gözüküyordum. Nasıl yapayım, nasıl başvurayım
diye sordum. Nüfus kütüğüm Trabzon’daydı. Şu tarihlerde İstanbul’dan
değil, Trabzon’dan başvurursan askerlik yapmayabilirsin dedi. Söylediği
tarihlerde Trabzon’a gittim. Beni revire gönderdiler ve askerliğe
elverişlidir kaşesini bastılar. İşte, astroloğum
yanıldı dedim. Fakat daha sonra karar şubeden geri döndü.
Boyum kısa olduğu için askere almadılar.
ASTROLOJİ ZAMAN KAZANDIRIR
Zamanın çok hızlı aktığı bir dönemdeyiz değerli Astro Set ziyaretçileri.
Güne başlamakla bitirmek arasındaki süre sanki kısaldı. Hafta başı derken
hafta sonu geliveriyor. Hiçbir şeye yetişemez
olduk. Metafizikte buna zaman enerjisinin hızlanması adı veriliyor. Zaman
rölatif bir olgu ve akışı da lineer değil. Ayrıca hepimizin kullandığı
zaman enerjisi de birbirinden farklı. Zamanla ilgili bu konuyu bir başka yazıya bırakıp, astrolojinin zaman
kazandırmasına dönelim… Soruyoruz size, sizin de zamanınız değerli değil
mi? Hele bu zaman ömrünüzden dakika dakika
akıp gidiyorsa… Öyleyse bu modern çağda yaşamımızın kontrolünü neden bir
an önce kendi elimize almıyoruz… Kader, karma diyeceksiniz. Elbette doğru, değişmeyecek temel faktörlerden
değil, her gün, doğru
potansiyel tespiti, enerji ve zaman tasarrufu ile Bireysel Gelişime
yapacağımız katkılardan söz ediyoruz biz… Önümüzdeki yıllarda astroloji konusunda bir patlama yaşanacak, demediler
demeyin!
Zaman kazanmanın, doğru potansiyel, meslek, eş, işyeri ve ev seçimlerinizi
de kadere teslim etmenin zamanı çoktan geçti… Hatta onu da bırakın,
evlerimizde eşyaları rasgele yerleştirip, ‘bu
evde beni sıkan bir şeyler var’ demenin bile modası geçti. Artık ev
düzenlemelerinde de, sizin doğum haritanız ve karakteristik özellikleriniz
büyük önem taşıyor…
Astrangement
hizmetimizde yakında burçlarınıza uygun ev düzenlemeleri
hakkında da bazı pratik çözümlemeler sunacağız sizlere…
Çağımızın bu icaplarından bir an önce yararlanmaya başlamanın işlerimizi
ne kadar kolaylaştırdığını görmek için
bir gün dahi beklemeyin deriz!... |