DOĞUM
HARİTASINDAKİ
ZORLUKLAR |
Bazı haritalar zor açılar veya burçların
yerleşimleri ile ön plana çıkar. Böylesi bir haritaya
sahip birisi için yaşam içinden çıkılmaz
terslikler yada negatif durumları da
beraberinde getirir. Oysa bir astrolog için her harita
doğru okunduğu takdirde yaradılışın
mucizesine ayna tutmaktadır. Öte yandan
böylesine zor koşullardan sonra ulaşılabilecek
güzellikler, her anlamda daha değerlidir.
Önemli olan zıtlıklardan dengeye,
negatifliklerden sevgiye ulaşmaktır. İşte bu yüzden
astroloji her koşulda yolu gösterir.
Örneğin Oğlak burcu ve yükseleni Koç olan
birisini ele alalım. İlk bakışta zıt olarak görünen bu
yaklaşım aslında zodyağın ta kendisidir.
Böyle bir harita orijinal Zodyak konumunu
gösterir. Birinci ev koç ve onuncu eve yerleşen Oğlak.
İşte ilk çıkış noktası. O halde böylesi bir
haritaya sahip kişi, öncelikle doğal Zodyak
dengesini içinde barındırıyor demektir.
Önemli olan yaşam enerjilerini doğru alanlarda ve
durumlarda kullanabilmek.
Bu örnekte birinci evde başka bir gezegenin
olmadığını varsayarsak, 10. evdeki güneş,
kişiye içinde bulunduğu toplumdaki yerin
önemini işaret ederken; yükselen koç kendini ifade etme
konusunda cesur davranmasını söylemektedir.
Ama burada dikkat çeken nokta Oğlak ve Koçun
(toprak- ateş) dengesinin nasıl kurulacağı.
Aslında harita bize bunun nasıl yapılacağı hususunda da
yol gösteriyor.
Kendimizi tanımlarken bunu iki açıdan
değerlendirebiliriz. Birincisi kendimizi,
kendimizle birebir tanımladığımız alanlar
gelir ki; bunlar bizim kendi iç dünyamızın
dışa vurumudur. Birde yaptığımız işlerimiz ve
görevlerimizle bütünleşen bir kimliğimiz
vardır ki bu, konumumuzun bize kazandırdığı
kimliğimizdir. O halde bu örneğimizde, kendimizi
yakın çevremizde ve kendimize ait alanlarda bir koç
olarak ifade ederken, yaptığımız iş ve
üretimimizle topluma kattığımız değerler
açısından taşıdığımız rolde, bir oğlak olmamızın
enerjimizi doğru kullanmamıza yol açacağını
düşünebiliriz. Burada kendimizi ikiye
bölmekten değil enerjilerimizi yaşamla uyumlu kullanma
esnekliğinden söz ediyorum.
Güneşin hangi burçta ve evde olduğu yaşam
enerjimizin nerede ve nasıl kullanılmasına
bir işaret olduğundan, bu örnekte onuncu evde,
Oğlakta olan güneş, toplumsal kimliğimizin bizim için
daha hayati öneme sahip olduğuna da dikkat
çekmektedir. Bu açıdan koçun dürtüsel
isteklerini ne kadar onaylasak da, verimli olduğumuz bir
alanda kendimizi ifade etmenin bizim için
daha önemli olduğunu söyleyebiliriz. Böylece
yaşam alanımızı buna göre düzenler, dürtüsel
ihtiyaçların önüne bilinçli tercihlerimizi rahatlıkla
koyabiliriz. Elbette
bu çok genel bir tanımlama. Her harita eşsiz bir
yaşamın, amacına ulaşması için yol
işaretlerini içinde barındırır. Ancak bu
genel tanımlamalarda anayollar gibi kendi patikalarımıza
ulaşmamızda bize hizmet ederler.
Rastlantısal bir şekilde
bu yaşamda yer almıyoruz. Tıpkı her sanat
eserinin zaman bilgi ve özenli bir emekle
tamamlanması gibi, bizde kendi üzerimizde bireysel
varoluşumuzu gerçekleştirmek için özenle
sabırla emek vererek çalışmalıyız. Genel
tanımlamalara girsek bile her birimiz içimizde eşsiz bir
varoluşu barındırıyoruz. Birey olmak
kendiliğinden oluşacak bir şey değil.
Yaşamımızın bize getirdiklerinin hakkını verip, her
adımda biraz daha gelişen bir sanat eserine
tanıklık ederek bireysel gelişimimize önem
vermeli, kendi üzerimizde çalışmalıyız.
Kimi haritalar gezegenlerin uyumlu açılarıyla
kolay bir gelişmeyi işaret ederken; kimi
haritalar zıtlıkları, gerginlikleri ve tüm
engellemeleriyle zor bir gelişimi işaret eder. Ancak
burada esas olan haritanızın ne kadar zor
olduğuna hayıflanmak değil, bu zorlukları
aşmanızı sağlayacak gücünde içinizde olduğunu hissetmek
olmalıdır. Gücünüzün açığa çıkması için bu
zorluklar vardır ve bu güç açığa çıktıktan
sonra zorluklar kolay olur.
Bana göre yapılması gereken ilk şey,
"evet benim
yaşam koşullarım zor!"
demekle yola çıkıp, kendi tercih ve isteklerinizi
netleştirip; emek, gayret ve kararlılıkla bu
yolda yürümek olmalıdır. Yaşadığımız çağın
alışkanlıkları, kolay ve çabuk elde edilenlere bizi
yöneltse de, sizin zor yaşam koşullarınızı
bir öncelik olarak kabullenmeniz, onların
değiştirilmesi için vereceğiniz savaşta ilk adımdır. Bu
zor koşulların sardığı yolda ilerledikçe
kendinizi var etmeye başladığınızı ve yaşam
amacınızın daha da netleştiğini
göreceksiniz. |