Makale

WWW.ASTROSET.COM

YAŞAM SANATI ASTROLOJİ

Astroloji bir yaşam sanatıdır. Her gün yeniden öğrenilmesi, sürekli gözlemle yaşanması gereken bir sanat…

  Astroloji gibi pek çok alanı kapsayan bir disiplini incelemek ve anlamaya çalışmak başlı başına bir uğraş gerektiriyor. Ufkunuzu genişletebildiğiniz kadar genişletin yine de ne ucu var ne de bucağı. Bu nedenle ‘ben astrolog oldum’ sözcüğü konunun aşkınlığını araştıran ve hisseden biri için pek de kolay söylenebilecek bir sözcük değil. Belki sadece astroloji danışmanıyım demek daha doğru. Çünkü bu konuyla ilgileniyorsanız kendinizi sürekli geliştirmeniz, araştırmanız gerektiğini de biliyorsunuz demektir.

  Astroloji öylesine çok yönlü bir disiplin ki, istatistik-astronomi-matematik-psikoloji-sembolizm-parapsikoloji -okültizm-mitoloji ve tabii ki öncellikle ruhsallık yani spiritüel öğreti ile iç içe. Çünkü gerçek astroloji spiritüel yasalara göre işliyor. Sizi asıl etkileyen şey, şu yada bu konumdaki gezegenden ziyade o gezegenlerle sembolize edilen bir etkinin fizik ortamda yani günlük yaşamda ortaya çıkışı ve yaşamınızı etkileyişi.
Örneğin Mars ve Satürn gibi zorlayıcı etkiler, o dönem hangi evinizde iseyse o evin sembolize ettiği konularda keskin zorluklar sizi bekliyor demektir. Ayrıca astrolojinin iç dinamikleri olarak, burçlar, gezegenler, astrolojik evler, ay düğümleri, ephemeris, yıldızların ve gezegenlerin konumları gibi kendi alanına giren öğelerin de iyi bilinmesi gerek.

  Bütün bunlar hakkında bir haritayı inceleyecek kadar bilgi sahibi olunduktan sonra da, sezgi ve yorum geliyor. Hiçbir astrolojik doğum haritası yani astrolojik terimiyle horoskop, asla bir diğerine benzemiyor. Her insan öyle eşsiz ve benzersiz bir bütün ki, burçlardaki genel karakterleri ezberleyip, yorum yapamazsınız. Yükselen burcu, evlerin konumları, ters kesişme yapan alanları, ay düğümleri tek tek incelendiğinde ortaya bambaşka bir sonuç da çıkabilir. Yani bir insan koç burcu olduğu halde asıl burcunun etkilerini yükselen burcu ve evlerin konumlanmasına göre görünürde hiç taşımayabilir de…
Astroloji insanın kendisini ve yaşamı daha derinlemesine hissetmeyi, algılamayı ve uygulama yapmayı gerektiren bir yaşam sanatı. Tıpkı Taoizm ya da Budizm gibi sizden uygulama bekliyor. Haritanızdaki verilere uygun uygulama yapmazsanız sadece entelektüel düzeyde
‘ben aslan burcuyum, bu yüzden elim çok açık, ihtişam severim ve insanlara tepeden bakarım’ dersiniz ve bu kısır bilgi size bireysel gelişiminiz için hiçbir şey kazandırmamış olur. Astrolojiyle gerçekten ilgilenmek istiyorsanız öncelikle siz, günlük yaşamınızda bu disiplini yaşıyor olmalısınız ki, onu yaşanır kılasınız.

 Dikkati toplama yeteneği - Cesaret - Kendini kontrol
 
Önemli 3 ana öğe. Ama bu kadarı da yeterli değil, insan hem matematikçi olmalı hem de filozof! Yaşam sanatını uygulamak için sanki felsefe ve tüm duyular dışı algılamalar bilimmiş, matematik ise bir sanatmış gibi hissedebilmeli ve davranabilmeli. Tüm bunlar içinde bireysel gelişime önem vermek gerekiyor. Yani binlerce yıldır söylendiği gibi ilk yapması gereken şey kendini tanımaya, anlamaya çalışmak.

‘KENDİNİ TANI’ olgusu onun yaşam düsturu olmalı. Nasıl ki, bir doğum haritası gezegen konumlarına göre her gün yenilenen bir canlılık ve içsel dinamik taşıyorsa, insan da bu içsel dinamiği hep ayakta tutmaya çalışmalı. Üstelik şartlar ne olursa olsun…
Bu korkusuz, esnek, yeniye hep açık bir yolculuk. Yolda karşımıza çıkan taşlar ise yolun açılması için ayıklanması ve yol kenarına alınması gereken nesneler yani olgular… Eğer yaşama böyle bakmak ve böyle eylemek size yakın geliyorsa, bu bilinmeyen serüvenine ve yola çıkmaya hazırsınız demektir.
Yolda neleri aşmanız gerekeceği düşüncesi sizin üzerinizde açık camdan esen ürpertici bir rüzgar etkisi bırakmıyorsa; ne duruyorsunuz? Bu yaşam sanatını öğrenmenin, uygulamanın yollarını arayın önce…

 

© Astroset 2004-2010