İngiltere’nin ünlü medyumlarından Tony STOCKWELL, ülkenin
çeşitli yörelerinde kendisine yöneltilen paranormal içerikli
soruları yanıtlıyor. İşte bunlardan bazıları ve medyumun
yanıtları :
Soru : Bir medyum için, ölmüş bir evcil hayvanla
bağlantı kurup, onun sahibine haber iletmek olası mıdır?
Yanıt : Kendi deneyimlerime dayanarak, hiç kuşkusuz bu
durumun olasılığını biliyorum. Bir defasında, Londra’da özel
bir celse
( “bedensiz” varlıklarla
görüşme çalışması )
yapıyordum ve çalışmada bulunan bir beyin ölmüş evcil hayvanı
( ki bu bir maymundu ) devreye girdi. Ölmüş maymundan gelen bu
görüşme talebi, elbette ki, normal halde bir maymunun benimle
sanki İngilizce konuşuyormuş gibi değildi ama ben onun
hissiyatını algılayabiliyordum. Celsede bulunan sahibiyle
görüşmek istediği besbelliydi ve benden aracı olmam için sanki
yalvarıyordu.
Bundan da öte, “”bedensiz” hayvanlar genellikle, bu
gibi celselerde ( ve bazen de spontan olarak ) görünür hale de
gelebilmektedirler. Bunu deneyimlemek, böyle bir paranormal
olaya tanık olmak çok hoştur ve ölmüş evcil hayvanlarıyla
karşılaşmalarından daha çok etkileniyor ve heyecanlanıyorlar.
Soru: Neden kadın medyumlar, erkek medyumlardan sayıca
daha fazladır?
Yanıt :
Genellikle denir ki,
kadınların duygusallıkla ilgili beyin yarım küreleri daha
etkendir… Böyle düşünmek, bana oldukça eski moda bir yaklaşım
ve abartılı bir genelleme olarak
geliyor; tıpkı, yine aynı sıklıkla işittiğimiz gibi, “yeni
modern adam” yada “güçlü, bağımsız iş kadını”
ifadeleri gibi…
Medyumların cinsiyetleriyle ilgili, ne türden olursa olsun,
tartışmaları kızıştırma taraftarı değilim ama, hemen şunu da
eklemek isterim ki, kadın ve erkek medyumlar ruhsal aleme ve
fizik ötesi tesirlere eşit derecede duyarlıdırlar. Ne mutlu
bize ki; günümüzde artık; kadın medyumların, erkek
medyumlardan ruhsal tesirlere daha duyarlı olduğu yönündeki (
dar zihinli kimselere özgü görüşler ) yerlerini, artık daha
küresel yaklaşımlara bırakıyor. Biyolojinin bu konuyla bir
yaklaşımı var mıdır bilmiyorum ama; önümüzdeki yıllarda
insanın belki psişik geni de keşfedilir ve konumuz biraz daha
aydınlanmış olur. Şimdilik giderek artan sayıdaki insanın
ruhsal konularla ilgileniyor olması bizi mutlu etmelidir.
Bundan daha güzel ve önemli bir şey düşünemiyorum ben.
İnşallah, giderek daha da fazla insan avcılık ve öteki ego
tatminine yönelik etkinliklerden başını kaldırıp, ruhsal
yanını ( yani asıl kendini) tanımaya yönelik eğilimlere döner
… |