Tablette tanımlanan, maddenin dördüncü hali
Adına şimdilerde
Smaragdine
denilen bir tablet bulunmuştu. Bunun keşfi ise geleneksel
olarak, Hebron’da gizli bir hendeğe gömülen Hermes’in (bu
Mısır Tanrısı Thoth olamazdı) ölü bedeninden aldığı söylenen
bir
isarim’e
veya inisiyeye atfedilmişti. Tablet cesedin iki elinin içinde
duruyordu. Bazı yazarlar ise bunun zümrütten olduğunu
söylüyorlar ki ben buna inanmıyorum, bu muhtemelen, üretiminde
Mısırlıların çok başarılı olduğu bir imitasyon zümrütten imal
edilmişti. Öyle olduğunu doğru kabul edersek, içeriğinin büyük
bilim adamı Sir William Thompson’ın “ışıklı
eter”
(esir) dediği o gizemli, görünmez, içinde madde atomlarının
yüzdüğü, Hermetik filozofların
*azoth’u
(*simyada evrensel çözücü), okültistlerin
astral ışığı,
Hinduların
akaşa’sı
olan ve fizik bilimin kavramaya uğraştığı ve bazen de
elektrik, manyetizma, ısı, ışık vs. isimlerle kullanmaya
çalıştığı, ayrıca formlarının birinin Profesör Crooke’un “yayılım
yapan madde”si
aracılığıyla deneyle görünür hale getirilebildiği ve maddenin
dördüncü hali adını verdiği o süptil maddeden oluştuğu
açıktır.
Bu madde, tıpkı su gibi, bir ağın içinde herşeye nüfuz eder,
et ve kan, çelik ve cam ya da elmas ve safir de buna dahildir.
Bahsettiğimiz tabletin çevirisi şöyledir:
[1]
“Şu
çok kesin, doğru ve gerçektir ki aşağıdaki yukarıdakine benzer
ve yüksekte olan alçakta olana benzer ve böylece mucizeler
sürekli kılınır.”
Herşey Bir’den oluştuğu ve geldiği için, Bir’in isteğinden,
Herşey o Bir’den, yalnızca uyarlanarak meydana getirilmiştir.
Bu yüzden Güneş (Osiris) babadır ve Ay (İsis) da annedir.
Hava, onun rahmidir ve bu yüzden de Dünya onun sütannesidir. İşte her şeyin yaratıcısı, tüm dünyanın tılsımı. Onun gücü (veya potansiyeli) ebedidir, o dünyaya dönüştüğünde
siz toprağı ateşten, inceyi kabadan ayırırsınız. Zarif ama
büyük bir güçle Dünyadan Gökyüzüne yükselir ve yine büyük bir
güçle dünyaya inerek her şeyin yükseklik ve alçaklık
potansiyelini içine alır. Bu şekilde sizler de tüm evrenin ışığına (ya da ateşe) sahip
olursunuz. Ve bütün bunların açıklanması üzerine, tüm
karanlıklar (bilinmeyen) ebediyen uçup gidecek.
Onda enerji vardır, bu tüm enerjilerin en güçlüsüdür; çünkü
tüm
*süptil
(*ince, akışkan) şeylere hakim olduğu gibi tüm katı cisimlere de nüfuz eder.
İşte dünya böyle yaratıldı. Buradaki medyom bu bilgiye
uyumlanacak ve harika uyarlamalar yapacak. İşte bu yüzden
benim adım Hermes Trismegistus, evrenin felsefesinin üç
ayrımına da sahibim. Güneşin işleri hakkında söyleyeceklerim
budur.
Okuyucu burada şuna dikkat etmelidir; burada bahsedilen ateş
algılayabildiğimiz ateş değil; her şeyin içinde gizlenmiş,
saklı, okült ateştir ve ancak atomların sert bir şekilde
ayrılmaları ile açığa çıkar. Görebildiğimiz ateş, siyah
ateştir; diğer görünmeyen ise beyaz ateştir. Bu yüzden kadim
Yahudi Felsefesi der ki, “Musa’ya verilen Yasa’nın tabletleri
Tanrı tarafından beyaz ateş üzerine siyah ateşle yazılmıştır.”
Bu,
Maasey
B'reshith’in büyük okült kitabı olan Yaratılış’ın Kitabı’nda (Book
of Genesis)
örtülü bir imayla belirtilmektedir.
|
Dipnotlar: 1-Zümrüt tablet, Le Miroirs d'Alquimie de Jean de Mehun, philosophe, tres
ile
açığa çıkan koleksiyondandır.
Traduict de Latin en
Francois, A Paris, 1613,
s. 36 -
39, ve buna eklenmiş olan
Petit Commentaire de
L'Hortulain, philosphe, dict des Jardins maritimes, sur la
Table d'Esmerande d'Hermes Trismegiste pp.
42 -
64. |