Değişim, şimdi giderek artan bir hızla meydana gelmektedir. Eğer
bu gerçeği daha yakından gözlemlemek isterseniz bilgisayar
teknolojimizin her gün yenililikten
yeniliğe koşan hızına ve Internet ağı aracılığı ile tüm dünya
ile bir anda kurulan ağı incelemek
yeterli olacaktır. İnternetin global
hızı ve bilgisayar teknolojisinin artan imkanları zamanın hızlı
değişimi için iyi bir örnektir. Bu değişim önce, biz hiç
hissetmeden varlığımızın dışsal bedenleriyle başladı, şimdi ve
önümüzdeki günlerde hızla içsel düzeylere doğru yöneliyor.
Yıllardır dışsal bedenler geliştiriliyordu değişim için o yüzden
nelerin değiştiği pek fark edemedik ama artık değişimin gözle
görülür, elle tutulur olarak görünme aşamasına geldik ve pek
çoklarımız da neler olup bittiğinin bayağı farkında, hatta
diğerlerinin de değişimine katkıda bulunmak
için büyük bir istek içinde… Artık küresel ya da diğer
adıyla global çapta
spiritüel bir uyanış için ruhsal
benliğe bir yoluculuk ve ruhsal yoğunlaşma başladı… Enerji bedenlerinde dışsal
değişimi gerçekleştirenler yani bu çağın bir değişim çağı olduğunu
fark edip, olayların kendilerinden
istediği yanıtlara hiç aksatmadan, gerçekten yanıt verenler, şimdi
yeni yollar açmaya hazırlanıyorlar. Değişimin başını çekenler
diğer realitelerle aralarındaki olayları kabullenme ve yanıt verme
farkını bu nedenle çok rahat gözlemleyebiliyorlar. Bu değişimi
yaşayıp yani belli bir ölçüde uyanıp çevrede neler olup bittiğini
rahat gözlemleyenler; tekamüllerinin
bir sonraki aşamasında çeşitli realiteler, farklı boyutlar
arasındaki hareketlerini kontrol etmeyi öğrenmek için bir süredir
hızlı bir çalışma temposu ile içe yöneldiler. Artık bedenlerde
meydana gelen değişim duygusal, mantal
ve ruhsal seviyelerde gerçekleşiyor. Bu değişim
skalalarını geçip öze doğru yöneldikçe
çeşitli rahatsızlıklar duymanız doğaldır. Bu bedenler iç içe
birbirine çok bağlıdır ve değişim ancak hepsinin titreşim
seviyelerini yükseltmekle mümkündür. Bunu fizik realitede,
alışkanlıklarımızın değişmesi, daha önceden yapmaya korktuğunuz
şeylerin yapılması, korkulardan arınma, insanın kendisiyle rahat
yüzleşmesi ve içe dönme isteğinde artış gibi de
algılayabilirsiniz. Algı seviyeleri farklı olduğu için herkeste
farklı yansımalar bulacaktır ama gezegen
enerjilerini doğru kullanmaya başladığınızın en iyi göstergesi;
kendinizi daha önce yapamadıklarınızı rahatça yapar durumda
bulmaktır.
Daha yüksek bir titreşim seviyesine geçmek ışık işçileri için
büyük zorluklar anlamına da gelir çünkü yerküre hala
karanlıklardadır ve daha düşük titreşim düzeylerinde bulunanların
sayısı çok fazladır. O yüzden yüksek enerjilere doğru geçişte başı
çekenler, bireysel yaşamlarında çoğunlukla zorluklar olarak
algıladıkları olayları
deneyimlemekteler…Ve bu
deneyimlerin gereksinimin yani
uygulamanın öneminin farkındalar ama zaman
zaman onların da bir sıkışma ya da daralma yaşaması söz
konusu… İşte bu noktada yüksek bir
görüşe ihtiyaç vardır. Onlar, birçok kişinin gelecekte daha büyük
bir rahatlıkla geçişi yapabilmeleri için yolu temizleyenler, yolu
açanlar konumundadırlar.
"Işık
işçilerinin gerçek işi budur. Yol
açmak, yürünen yolları genişletmek, yürüyenle yürümek…”
Karşılaşılan her
zorluk aşılarak yolu açılır; bunu da günlük yaşamınızdaki pek de
önemsemediğiniz yahut yaşamak
istemediğimiz, hatta korktuğumuz olaylarla da yaparız. Dalgalarla
boğuşmak yerine, sörf yapmak gibi dalganın
kendi akışına doğru akmak daha tehlikesizdir ya da suda nefes
almayı denemek de mümkün… Olmaz öyle şey dememek gerek. Bilinen
fizik yasaların geçerli olmadığı öyle
çok fenomen yaşanıyorki bu gezegende. Kuş gibi uçmak balık gibi
derin sularda yüzmek de mümkün… Astral
seyahat yapanlar ve sessiz sözsüz
iletişimi zihinsel olarak telepatik gerçekleştirenler isterlerse,
Andromeda’nın öteki ucundaki bir yere
hem gidebilirler hem de zihinsel görüşme yapabilirler, yeter ki
o olay için gerekli donanıma ve bilgiye sahip
olunsun… Onun için şu aralar bizi değişime zorlayan her
olay önemli… Büyük küçük demeden o olayın gerektirdiğini yapmak,
bize incelmiş, süptilleşmiş anlayışlar
olarak geri dönecek… Şunu bilelim ki, içimizde
yaptığımız çalışma, büyük tabloda önemsizmiş gibi görünse de,
aslında sahneyi UYANIŞ denen şeye hazırlamaktadır. Bizler kendi iç
dünyalarımızda kendi değişimimizi
yaparken global değişime de katkıda
bulunuyoruz. Bizden sonra gelenlerin de bu zorlukları rahat aşması
için kendi zorluklarınızla onlara yeni yollar
açıyoruz. Bizi gelip bulduklarında yardım edebilmeniz için
önceden o yoldan geçmiş olmanız ya da o yolu bizzat açmış olmanız
gerekmez mi? Yeninin tohumları sağlam
bir biçimde ekilmiş ve filiz vermeye başlamıştır. Yüksek Enerjiler
daha yüksek düzeylerden bizim ruhsal,
duygusal, zihinsel ve fiziksel alanlarınıza doğru akmaktadır. Bu
değişim sırasında duygusal ve fiziksel rahatsızlık potansiyeli
elbette vardır. Biyolojik beden ve duygusal alışkanlıklar değişime
bir süre için tepki göstereceğinden, birçok ışık işçisi kendini
incinmeye açık hissedebilir, uykusuzluk, baskı ve basınç duyguları
yaşayabilir… Tüm bunların bilgilerin yenilenmesi için gerekli
olduğunu bilip yola devem etmekte daha doğrusu yolları açmaya
devam etmekte yarar vardır.
”Bilgilerin yenilenmesi demek aslında
global anlamda, bir çağın kapanması bir
çağın başlaması anlamına da gelir."
Her dönemin yani her enerji boyutunun bir
gereksinimi vardır. Dolayısı ile de ona ait bilgiler, tradisyonlar
vardır. Evrende pek çok enerji aralığı ve
hepsinin de ayrı ayrı ihtiyaçları
vardır, daha da önemlisi "GERÇEKLİK
NOKTALARI" vardır. Kısaca
buna algılayabildiğimiz kadar gerçeklik
noktaları vardır demek daha doğrudur.
Bilgileri yenilemek yani enerji aralığını değiştirmek zamanıdır.
Elbette ki bu ruhsal bir işlemdir. Ve ana
işlem ruhsal dünyadan yapılmakta, organize edilmekte ve
kontrol edilmektedir. Ruhsal dünyanın nice sakinleri ince
ince pek çok ayar üzerinde çalışır
durur biz hiç fark etmeden…
Yeryüzünde de nice ışık yürekli insan, enerji ayarlamaları ve
düzenlemeleri konusunda yardımcı olup, canla başla görev
yapmaktadır. Işık yürekli bu güzel insanlar ki, onlara
isterseniz Işık İşçileri de
diyebilirsiniz, yeterince kendilerinin farkında olamasalar da
Bütüne yardım etmektedirler.
Tüm ışık isçileriyle hep birlikte, bilgileri yenilememiz, enerjiyi
değiştirmemiz gerekmektedir. Bir çağın sonlarını hazırlamamız,
yeni bir çağın tohumlarını atmamız gerekmektedir.
Yeni bilgilere, yeni enerjiye yani kapanan çağın ardından gelecek
olana hazırlık yapmamız gerekmektedir. Zemini
hazırlamalıyız ki, bilgi inecek yer bulsun... Bu çok
mühimdir. Şartlar ve koşullar uygun
olmalıdır, enerji düzeyi yeterli noktada olmalıdır ki, bilgi
açılsın...
Elbette hiçbir şahıs tek başına böylesine büyük bir oluşumun
zeminini hazırlayamaz. O yüzdendir ki bu bir ekip işidir. Hem de
çok büyük bir ekip. Evrenin herhangi bir yerinde böylesine bir
yardıma ihtiyaç duyulduğunda inanın herkes ve
her şey onun için çalışır.
Tıpkı insan bedeninde olduğu gibi küçücük bir yara için nasıl bütün
hücreler harekete geçiyorsa bu da böyle bir şey...
Ancak elbette birimlerin görevleri vardır. Zaten işte o zaman bütünlük
olur. Her birim vazifesini yaptığında ortaya bir tamlık, bir bütün
vazife çıkar. Birimler ekiplerden
oluşmaktadır. Tek kişilik birim pek düşünülemez. Her birimin bir
görevi vardır. Birimlerin görevleri birleştirildiğinde sonuç
ortaya çıkar. Birimlerin görevini yerine getirebilmesi içinde
birimi oluşturan ekibin yani o bireylerin kendi üstüne düşeni
yapması uygundur ki; böylece bireylerin işlerinin toplamı birimin
görevini, birimlerin görevlerinin toplamı ise ütünü oluştursun.”
O nedenle
her bir birey
önemlidir. Çünkü bireyin performansı o birimi etkilemektedir. O
bölge sahasında görev yapan tüm birimi etkilemektedir, çünkü
sonucu etkilemektedir. Tıpkı puzzle gibi, bir taş eksik olduğunda
puzzle tamamlanmamış olur ve ekstra çalışmaya sebebiyet verir.
Zaman ve emek kaybı olur. Tek tek
bireylerin görevleri ve uyanışı da bu açıdan önemlidir...
Tüm toplumlarda, tüm uygarlıklarda, tüm
zamanlarda çeşitli bilgiler inmiştir. Kişisel inen bilgiler yani
varlıkların kişisel performanslarıyla ilişkili olarak
aydınlanmaları dışında kitlesel bilgiler inmiştir. Realite
değişikliklerini meydana getirmiştir.
Bunlara tüm zamanlar içinde pek çok örnekler verilebilir. Dünya
gezegeni de bunca zaman içinde nice
eğitimlerden geçmiş, nice realite değişikliklerine
uğramıştır. Günümüz insanı ile eski
çağlardaki insanları kıyaslar iseniz daha rahat anlarsınız.
Zamanında putlara taparak, kendi evlatlarına kurban eden ırklar
bugün daha ince arayışlar içine girmişler ruh ve beden
ilişkilerini irdelemeye başlamışlar ve nihayet kendilerini aramaya
başlamışlardır. Realite değişikliği bu
demektir, zemin de bununla ilişkilidir. Bunlar kitlesel
realite değişiklikleridir. Gezegenin
realitesinin sıçramasıyla ilgili global bir konudur. Şimdi, zemin
meselesi önemlidir çünkü bu realite değişiklerinin tamamında etken
olmuştur. Sıçrayışın olabilmesi için varlıkların o sıçrayışa hazır
hale gelmesi gerekmektedir. O sıçrayış
hamlesinin başlaması ile beraber yeni bilgilerde inecektir. Daha
öncede bu böyle olmuştur. Kimisi reddeder,
kimisi alır. O mühim değil. Ama bilgi
iner.
Önce zemin hazırlanır. Böylece insanlarda ihtiyaç
başlar. Ve bilgi iner. Bu şekilde nice inanışlar, nice
öğretiler, değişmiştir. Yükseltilmiştir. Şimdiki işimiz bu zemini
hazırlamaktır!
|