New York’un 5 ana bölgesinden biri olan Manhattan, sizin de
bildiğiniz gibi dünyanın en önemli finans, ticaret ve her
türlü yeni akımın çok rahat gelişeceği bir kültür merkezi. Pek
çok ünlü simge yapı, müze, üniversite ve turistik mekanların
yanı sıra Birleşmiş Milletler Merkez Binası da burada
bulunuyor. Ve benim en sevdiğim arkadaşlarımdan biri yıllardır
bu şehirde yaşıyor, Birleşmiş Milletler Türk-Irak masasında
çalışıyor, çalışıyordu demek daha doğru sanırım. Şu aralar
Tibet-Nepal-Çin üçgeni arasında içsel bir yolculukta, ne zaman
döner, hiç belli değil, bir süre sonra mistik bir seyyah, bir
dünya vatandaşı olacak gibi geliyor bana. Ama ne yalan
söyleyeyim çok yakışıyor ona bu havalar…
New
Age yenilikleri, Kuantum fiziği ile ilgili en güzel ve en yeni
kitapları bizlere o getiriyordu. Hatta ünlü
‘What the Bleep do we know’ filmini de Türkiye’ye
‘seyredin çok
beğeneceksiniz’
diye bir CD olarak ilk yollayan da yine o. Daha sonra kardeşi
filmi tanıtmak için sponsor ararken filmi ticari anlamda da
getirten bir firma ile karşılaşıyor, meğerse onlar da aynı
okuldan mezun değiller miymiş? Bak şu tesadüfün güzelliğine
diyerek film bizde seyredilir hale gelene kadar ve bir sürü
başka macera yaşanıyor ama şimdi konumuz ‘What the Bleep do we
know’ değil…
Şu
anda Wudang’ta minik bir köyde beden simyası, tai-chi içsel ve
dışsal kung-fu ve Tao felsefesinin özünü, bizzat
yaşarak-uygulayarak öğrenmeye çalışan arkadaşımın, Çin’e
geçmeden önce bana anlattığı ve broşürlerini, kitaplarını
getirdiği bir yeni bir akımdan söz etmek istiyorum. Yeni bir
yaşam modeli ama aslında eski; günümüze uyarlanması nedeniyle
yeni… Adı Wellness yani Türkçe karşılığı ile iyi hissetmek…
İyi Hissetmenin Yol Haritası
Elimdeki broşürlerin yaptığı tanıtımlar, Wellness sözcüğünü
"Kaliteli Bir Yaşamın Yol
Haritası" olarak tanımlıyor adeta. Bir model
sunuyor gerçekten… Hani bizim size kendi yol haritalarınıza
sahip çıkarak uygulamanızı istediğimiz türden. Ve
"Bedensel-zihinsel sağlık üzerine
odaklanıp, mükemmel bir ruh-beden dengesi kurmayı"
hedeflliyor. Sözcüğün tam karşılığından biraz sonra söz
edeceğim. Bu hedef için de öncelikle yaşam tarzınızı
değiştirmeyi öneriyor doğal olarak. ‘Aaa bu da mı yaşam
tarzımızı değiştirmek istiyor, bıktık artık’ demeden önce
konuyu incelemekte yarar var derim. Eğer böyle bir yol
haritası çizmek istiyorsanız yemenize, içmenize dikkat
etmeniz, yeterli ve kaliteli uyku uyumanız, aktif bir yaşam
sürmeniz gerekiyor. Bu yaşam tarzında alkole pek hoşgörü yok
ancak sınırlı miktarlarda tüketilebiliyor. Sigaranın yanından
bile geçmeniz yasak! Stresinizi iyi yönetmeniz, stres
üretmemeniz, her yolu
"pozitif
enerjiden"
geçirmeniz, dostluğa, sevgiye dayanan ilişkiler geliştirmeniz,
kendi ile barışık, inançları ve ruhsa bağlılıkları olan,
huzurlu biri olmanız bu haritadaki yolculuğun temel adımları.
Yani her yol haritası dediğimizde doğum haritanız sanmayın
diye söylüyorum bunları… Bu da kaliteli yaşamın yol haritası
ve uygulanması da hiç zor değil!
Bu yaşam
tarzına her zaman, her yerde ulaşmanız mümkün… Parayla pulla
ilişkisi olan, önemli, özel harcamalar gerektirmiyor.
İmkanlarınız ölçüsünde yukarıdaki değişimlerin tümünü değilse
de en azından önemli bir bölümünü hepiniz yapabilirsiniz.
Dikkat etmeniz gereken, bu değişimleri evinizde, işinizde yani
yaşadığınız tüm mekan ve zamanlarda ısrarla sürdürmeniz yani
öncelikle içsel olarak bir yol haritası çizdiğinize ikna
olmanız ve onu izlemek konusundaki ısrarınız her şeyden
önemli. ‘Çabuk vazgeçerim, ben karar veririm sonra cayarım’
diyorsanız o sizin bileceğiniz iş, o zaman profesyonel destek
alın derim…
Yol Haritanızı çizmek
Arkadaşım birkaç yıldır İstanbul’a gelmemişti, bu akımı bana
aktaracak zamanı olamamış ama bizi de unutmamış sağolsun,
geçerken uğradım şeklindeki Manhattan-İstanbul-Wudang
güzergahında konuya ait verileri ulaştırma
imkanı bulduğu için ona minnettarım, fazla gecikmeden
aktarayım dedim. Bakarsınız biz bunu aktarırken yeni bir akım
daha başka bir yerden filiz vermeye başlar. Kaliteli yaşam
modelleri konusunda da sürekli yeni modalar yaratılıyor
bildiğiniz gibi… New Age modeller, sağlıklı yaşam çizelgeleri
dolu heryer, her şeyin modası var, bu konunun olmayacak mı?
Tabii ki olacak. Pek de güzel, pek de sade bir akım doğrusu…
Wellness son
yılların sihirli sözcüklerinden biri olmuş, yabancı
diyarlarda… Herkes yaşamına bu sözcüğün anlamlarını yüklemeye
çalışıyormuş. Arkadaşım öyle dedi, onun yalancısıyım. Bu
sözcüğe göre yaşamaya gayret ediyorlar,
"Wellness otelleri"nde tatil yapıyorlar,
"Wellness tarzı" giyiniyor, yiyor, içiyorlarmış. Hatta ev eşyalarını, mutfak
araç-gereçlerini seçerken bile wellness ile ilişkisi olan
yöntemlerden (örneğin Feng Shui’den) yararlanıyorlarmış. Biz o
kadar uçlarda dolaşmadan isterseniz işe bu sözcüğü tanımakla
işe başlayalım. Sonra neler vermek istediğini de anlarız
birlikte…
Bu İngilizce sözcüğün tam karşılığını pek çok dilde olduğu gibi
bizde de sadece bir sözcük ile ifade etmek pek kolay değil.
Daha ziyadesi ile "kendini iyi hissetmek" olarak tanımlanıyor. Ama aslında çok daha derin anlamlar
taşıdığını da itiraf etmek gerek. Pozitif yaşam modelinin bir
başka şekli. Bu arada dileyenler Ruh ve Madde yayınlarını
Pozitif Yaşam adlı kitabını da ilk fırsatta okuyabilirler,
fizikte yapacakları uygulamalara iyi bir ruhsal temel ve
pozitif bakış verebilecek çok değerli bir kitap. El kitabım
gibi olduğundan herkese rahat tavsiye edebiliyorum…
Wellness
aslında bir yaşam tarzı. Bu yaşam tarzı,
"yaşamın keyifli,
eğlenceli, sağlıklı, uzun, enerjik, ruh ve beden dengesi
içinde yürütülmesini"
sağlık veriyor. Bir başka deyişle "yemeğinizi bir takıntı veya
ihtiyaç olmaktan çıkarıp sağlıklı ve hoş bir eğlenceye
dönüştürebildiğiniz, stresi hayatınızı daha üretken hale
getiren bir araç gibi yönetebildiğiniz, fiziksel aktivite ve
egzersizleri olmazsa olmaz bir yaşam biçimi olarak
sürdürdüğünüz ve kendinizi daima formda, enerjik hissettiğiniz
yeni bir yaşam modelinin veya yaşama bakış tarzının"ın adı
Wellness.
Aşağıda size
kısaca tanıtmaya çalışacağımız bu yaşam modeli aslında
farkındalığı yüksek, bilinçli, neyi, neden, niçin yapmak
istediğini bilen insanların doğal yaşam modeli yani olması
gerekeni
modalar ve akımlar halinde yapmaya özenir halde olmamız da
ayrıca düşünülmesi gereken bir konu… Baştan söyleyeyim dedim
sonra ama biz bunu zaten biliyoruz, yaşıyoruz filan dersiniz
mahcup olurum…
Farkındalığı
yüksek olan her insan veya kendi küçük aydınlanmalarını
yaşayan, kendini aşmaktan, tanımaktan hoşlanan her insan siz
de takdir edersiniz ki, bu modeli herhangi bir tanıma gerek
kalmadan da yaşıyor yani yeni bir şey değil ama yine de akım
ve moda olmasından yani popüler olmasından yanayım çünkü başka
şekilde uygulama yapamıyoruz galiba…Modalar yönetiyor hala
bizleri…
Denge
Bu yaşam modelini benimseyenlerde ruh-beden dengesi daha sağlam.
Kaslar ve kemikler daha güçlü, iç organlar daha sağlıklı ve
verimli, beyin daha üretken, yaşam daha sevinçli ve neşeli.
Wellness yaşam tarzını sürdürenler kilo sorunu nedir
bilmiyorlar.
(Bu bölümler tanıtım da var, olması gerekeni
söylüyor galiba) Hastalığı da, sağlığı da akıllıca
yönetiyorlar. Yaşam kaliteleri daha yüksek. Yani daha az
hasta oluyorlar, daha sağlıklı bir hayat sürüyorlar. Fiziksel
ve zihinsel kapasiteleri de, uyumları da mükemmel. Bu nedenle
daha uzun ve sağlıklı bir hayatı doğal olarak hak ediyorlar.
Üretkenlik ve hoşgörü
Wellness’a inananlar daha olumlu, iyi huylu, yapıcı, üretken, hoş
görülü ve huzurlu insanlar. Diğerleri ile daha samimi
ilişkiler kuruyor, daha az eleştiri, daha çok övgüye
odaklanıyorlar. Kendilerinden eminrler. Hatalarını da,
güçlerini de, günahlarını da, sevaplarını da bilmekten yani
özeleştiriden korkmuyorlar, doğal ve hümanistler. Wellness
bakış açısı onlara mükemmel bir sağlık yanında optimal bir
fizyolojik ve psikolojik güç ile yeteri kadar sosyal başarı
sağlıyor.
Yüksek Enerji Kullanma
Wellnes yaşam tarzını benimseyen biri, ruhsal anlamda yüksek
enerjiler kullanmayı seviyor, olaylara kartal bakışı ile
bakmaya ve detaylarda kaybolmamaya, konunun özünü görmeye
çalışıyor. Ruhu ile bedeni arasındaki mükemmel ahenk konusunda
kendini eğitmiş olduğu için bedenine de son derece saygılı.
Sigara içmiyor, alkol tüketimini abartmıyor. Uykusuna önem
verip kişisel temizliğine özen gösteryor. Öz saygısı yüksek.
Sadece bedensel değil ruhsal yönden de son derece esnek. Fırtına karşısında buğday
başakları gibi bir o yana, bir bu yana salınıp sonra hemen
toparlanıyor. Zihin açıklığının maksimum düzeyde olması için
meditatif çalışmaları hiç ihmal etmiyor. Bütün bunları
wellness’ın yani oluşturduğu bu bakış açısının kazandırdığı
yüksek enerji düzeyi ile rahat başarıyor. Kendini formda
hissetmek onun için yemek içmek kadar doğal, sıradan bir şey.
Bitkinlik, yorgunluk, halsizlik, uyku hali, unutkanlık,
depresyon gibi sözcükler onun kitabında yer almıyor! Oh ne ala
yaşam dediğinizi duyar gibiyim.
Sosyallik
Wellness daha çok sosyal başarı demek. Formda, güçlü, sağlıklı ve
kendini iyi hisseden biri çevresi ile daha güçlü, etkili
bağlar kurar. Daha verimli ve sağlam dostluklar edinir, daha
keyifli arkadaşlar bulur. Yaşam tarzını
"kendini iyi
hissetmek"
üzerine odaklayanlar sadece kendileri huzurlu olmazlar.
Çevrelerine de huzur, sevgi, iyi enerji saçarlar.
Wellness
yaşam tarzını benimsemek, kendini daha iyi ve zinde
hissetmenin en etkili yollarından biri. Bu yaşam tarzına giden
yolun iyi beslenme, düzenli fiziksel aktivite, güçlü bir
ruh-beden ilişkisi ve psikolojik dengeden, akıllı bir stres
yönetimi ve kaliteli bir uykudan geçtiğini lütfen unutmayalım.
İşyerinde
verim artışı
Wellness
yaşam tarzını benimseyenler işlerinde daha verimliler. İşyeri
ve işe uyumları mükemmel. İşe devamları tam. İşyerinde stres
üretmiyorlar. Evlerine iş stresleri ile dönmüyorlar. Diğer
çalışanlar ve patronları ile ilişkileri de ahenkli. İyi
odaklanıp, çabuk konsantre olabiliyorlar.
Kaliteli bir yaşam sürebilmeniz için işyeri sağlığınızı
iyileştirmeniz, mutlu, keyifli bir iş ortamı oluşturmanız, iş
yerinde de beslenmenize, aktivitenize, ruh halinize önem
vermeniz gerekiyor. Neredeyse zamanınızın üçte birlik bölümünü
işyerinizde geçiriyorsunuz. Bu süre içerisinde işyerinin
havasını soluyor, muhtemelen en az bir öğününüzü bu süre
içinde yiyorsunuz. İşyeri aktiviteniz genel fiziksel
aktivitenizin önemli bir parçası haline geliyor. Yüklendiğiniz
ve yönetmekte güçlük çektiğiniz streslerin çoğu işyerinde
üretiliyor. İşyerinde oturma biçimimiz bile yaşam kalitemizi
etkiliyor. İşyeri ruh sağlığı açısından da önemli.
Yöneticiler, iş sahipleri, iş arkadaşlarıyla geliştirilen
ilişkiler ne kadar pozitif, güçlü, güvene dayalı ise kaliteli
bir hayat sürme şansı o kadar artıyor. Işığı yetersiz,
havalandırması bozuk, sigara dumanı bol, gürültüsü fazla,
ilişkileri gergin, yarışmacı ruhu abartılmış, herkesin
birbirinin ayağını kaydırmaya çalıştığı, zaman zaman küçük
molaların alınmadığı işyerlerinde ruh ve beden dengesi daha
fazla bozuluyor. Hastalanmak kolaylaşıyor.
Pozitif Yaşam
Modeli Wellness
yaşam tarzını benimseyenler tüm bu içsel ve dışsal
aktivitelere, isteyerek, severek, gönüllü katılan, değişime
açık, rahat, doğal insanlar…
Siz bu bakış
açısına, yaşam biçimine başka bir isim de verebilirsiniz,
wellness demeniz şart değil; evrensel yaşam tarzlarını tek bir
isim altında toplamak pek mümkün değil zaten. Pozitif bir
yaşam biçimini tercih edenler için bir de böyle bir model var
demek istedik sadece. Yoksa bunlar zaten olması gerekenler…
|