Enerjiler ve
cinsellik
Genellikle cinsel dürtülerimizi, fizyolojik veya biyolojik
etkilenmeler ve tepkiler olarak düşünme eğilimindeyizdir.
Yaşamımızda gerçek cinsel ihtiyaçlarımızdan çok daha fazla
cinsel aktivite, zihinsel arzularımız tarafından
yönetilmektedir.
Zihnimiz, ruhsal enerji ve fiziksel tezahür arasındaki bir
aracıdır. Zihnimizin bir aracı olan özel rolünü anladığımızda,
cinsellikle ilgili düşüncelerde, zihnimizi nasıl
kullanacağımızı belirleyebiliriz. Zihnimizin imajinatif
güçleri tarafından tutulan arzularımız, sistem içindeki enerji
akışlarını yönlendirirler. Bundan dolayı da bencillik
içermeyen dürtülerimiz enerjiyi bütün bedende dağılacak ve
yaşamımızı zenginleştirici şekilde yönlendirirken, daha ben
merkezci dürtülerimiz kendilerini yıkıcı ve dengesiz tarzda
ifade ederler. Böylece seks; ya yıkıcı ya da yararlı hale
gelir. Bedenimizde pranik tüp ya da kundalini adı
verilen omurga boyunca uzanan enerji akışları vardır. Bu
pranik tüp, insanın tekamülü için güçlü bir odak noktasıdır ve
bunun içinde her bir çakradan diğer çakralara giden belli
enerji akışları mevcuttur.
Örneğin cinsel çakradan kalp çakrasına ya da göbek çakrasına
doğru enerji akışı olabilir. Eğer cinsel merkezi güç yani
göbek merkezine bağlayan enerji akımı aktive edilirse, o zaman
cinsel ilişki güç kazanma yolu olarak ifade edilecektir.
İnsan cinselliği daha yüksek bir frekans alanı olan kalp
yoluyla ifade edecek olursa o zaman cinsel merkezle kalp
arasındaki enerji akışı da aktive olur ve bu omurga boyunca
devam eder. Güç değil de sevgi duygusuyla kurulan bir cinsel
ilişki, bilincinizi yüksek frekans alanlarına taşıyacak bir
aracı olabilir.
Cinsel
ilişkiye varlığınızın yüksek yönlerini anlamak ve onlarla
bağlantı kurmak amacıyla girerseniz o zaman da tepe şakranız
aktive olacaktır. Cinsel merkezden, alt şakralardan, üreme ve
cinsiyet bezlerinden yükselen aşırı hızlanmış olan enerjinin
omurga boyunca yükselememesi nedeniyle, yıkıcı olabilecek
arzuları güçlendirmesi mümkündür.
Aşırı cinsel dürtülerin, hızla aktive olmuş olan enerjinin
kalp ve tepe şakralarına yönlendirilmesinde meditasyon, nefes
egzersizleri yoga çalışmaları da sizlere destek verecektir.
Özellikle meditasyon sırasında bu enerji en yüksek merkez olan
hipofize ulaşana kadar, diğer merkezlerden geçip onlara
uyumlanır. Bu sırada da bu temel cinsel bezin ruhsal olarak
hızlandırılmış olan salgısını taşıyarak bedenin diğer
kısımlarına dağılır.
Bütün bu açıklamalar doğrultusunda, yaşamımızda cinselliğin
yeri ve önemi hakkındaki düşüncelerimizi yeniden gözden
geçirmek yerinde olacaktır. Bizlere ruhsal farkındalığımızı
bulmamız konusunda eşlik eden bu temel dürtüleri nasıl ve ne
şekilde kullanacağımız da seçimlerimize kalmıştır.
"
Yıkıcı ya da yararlı ve yapıcı… "
Kaynakça;
Hathor Bilgileri-Tom Kenyon, Virginia Essene-Akaşa Yayınları
Anahtar Bilgiler- Edgar Cayce-Ruh ve Madde Yayınları. |