Hastalıktan ileri gelen bir
tıkanma veya çakralar yoluyla enerji alımında ya da enerjinin
sirkülasyonunda bir ağırlaşma olması durumunda renk tedavisi yapılarak
denge yeniden kurulabilmektedir. Teşhis, duru görü yoluyla veya psişik
görüsü olmayanların aurayı görebilmesini sağlayan yardımcı araçlarla
yapılmaktadır. Hastalığı gösteren renksizleşmiş bölgelere ışınlar
uygulamak, yoluyla tıkanıklıklar giderilebilmektedir. İyileşmeyi
hızlandırmak veya sağlığın korunması için renk solunumu da tavsiye
edilebilir. Renklerle
tedavi, sadece fiziksel değil, aynı zamanda ruhsal bir güç
taşımaktadır. Bundan
dolayı da fiziksel bedenlerle, yüksek şuur ve
ruhsal gelişmişlik
seviyelerinin daha süptil nitelikteki güç
ve titreşimleri arasında bağlantı sağlar.
Aşağıdaki tabloda gerek
renk tayfı, gerekse de ona tekabül eden gezegenleri Hint
Tantrik sistemindeki
çakralara göre dağılımını görüyoruz:
Kırmızı renk, ateş unsurudur. Sinirleri ve
kanı uyarıp canlandırarak adrenalin salgılanmasına neden olur. Kan
dolaşımını hızlandırır ve fiziksel bedene dirilik kazandırır. Turuncu
renk, akciğerleri,
pankreas ve dalağı güçlendirir, duygulara canlılık ve iyimserlik
verir. Bir mutluluk hissi meydana getirir. Teşvik edici, işitici bir
renktir, spazm gidericidir ve kramplara karsı kullanılabilir. Sarı
renk, hareket
sinirlerini faaliyete geçirir ve kaslarda enerji oluşumuna sebep olur.
Safranın akısını teşvik eder, deriye iyi gelir. Psikolojik bakımdan
kişinin depresyondan kurtulmasını sağlayabilir. Hazımsızlık ve mide
rahatsızlıklarında kullanılabilir. Yeşil
renk, uyum
ve denge ışınıdır. Doğanın kuvvet ilacıdır ve kalp ile kan dolaşımı
üzerinde önemli bir etkisi vardır.Yeşil,
gerginliği giderir, hipofizi faaliyete geçirir, kas ve dokular
üzerinde etkisi vardır.Tansiyon ve baş ağrılarında yeşil renk olumlu
sonuçlar verir. Mavi
renk, antiseptik özelliklere
sahiptir. Sakin huzurlu titreşimler yayar. Enfeksiyon durumlarında,
soğuk algınlıklarında, boğaz ağrısı ses
kısılmaları tedavisinde kullanılabilir. Çivit
mavisi, soğukkanlılık
kazandırır, damarları büzer, kanamayı azaltır, heyecansal ve
spiritüel seviyelere tesir eder. Kulak,
burun ve göz hastalıklarında iyi sonuçlar verir. Mor
menekşe, rengi, hareket sinirleri
ve lenf sistemi üzerinde etkilidir. Kanı temizleyerek tümör büyümesini
durdurur.
Renklerin
sağlımız üzerindeki etkilerini aktardıktan sonra, şimdi de bu renkleri
çeşitli hastalıkları tedavi etmek amacıyla nasıl kullanacağımızdan söz
edelim ;renkleri düşünerek ve renk
soluması yaparak şifa bulmak oldukça kolay, herkesin her yerde
rahatlıkla uygulayabileceği bir metottur.
Öncelikle açık bir pencerenin önünde oturup
gevşeyin ve ciğerlerinizdeki tüm havayı boşaltın. Sonra ihtiyaç
duyduğunuz rengi zihninizde canlandırarak nefes alın. Nefesinizi
burnunuzdan belli bir sayıya kadar sayarak alın. Nefes alırken
şişirebildiğiniz kadar karnınızı şişirmeye çalışın. Sonra aynı sayıda
nefesi tutarak beklemek ve yine aynı sayıda nefesi vermek gereklidir.
Nefesimizi verirken karnınızı içeri çekmek suretiyle çalışmayı
tamamlayabiliriz. Herkes için ortak bir sayı önermek zordur, herkesin
kendine uygun bir sayı bulması daha doğru olacaktır. Bu çalışmayı
yaptıkça, canlılık kazandıkça, sayıyı arttırabilirsiniz. Bu nefes
egzersizleri, derin düşünme ve yoga çalışmalarında kullanılan
egzersizlerdir ve diyafram nefesi,koruk
nefesi olarak da isimlendirilir. Nefes egzersizleri sırasında
akciğerlerimizi en dip noktasına kadar kullanmak suretiyle,
vücudumuzun her bir hücresine daha çok oksijen gitmesine, kan
dolaşımının hızlanmasına, daha da önemlisi toksinlerin atılmasına ve
arınmaya giden yolda önemli bir adım atmış oluruz. Bu çalışmayı
yapmak, hem bedenimize hem de zihnimize yapacağımız en güzel hediye
olacaktır.
Yaşam
nefestir
Eğer renk solunumu için vaktim
yok diyorsanız, hiç olmazsa hastalığınızı iyileştirecek rengi
belirleyip, o gün uygun renkte bir giysiyi seçip giyebilirsiniz. Renk
solunumu için önerilen en uygun zaman, kahvaltıdan veya akşam yemeğinden
önce ya da sonradır.
Renklerin tedavi amaçlı kullanımı
Mısır,Yunan
ve Hint gibi kadim medeniyetlerde oldukça yaygındı. Hasta, genellikle etrafı gerekli
olan renkle çevrilmiş olarak ya da özel bir
odada iyileştirici renkli
taslar içerisinde oturur veya yatardı. Bu uygulamaların dışında,
şifacılar, ellerini rahatsız bölgeye koyup gereken rengin ellerinden
bedene aktığını imajına ederlerdi.
Renklerin yaşamımızda,
çakralarımızla olan direkt bağlantıları nedeniyle önemli bir
yeri vardır. Bu yüzden renk deyip geçmemek gerek.
Niçin bizlerde günlük yaşamımızda
hastalıklarımızı iyileştirmek ve daha güzel titreşimli enerjilerle
dolmak için gök kuşağındaki renklerin bilgisini hayatımıza katmayalım?... |