Tamamlayıcı Tıp, akupunktur,
Homeopati, bitkisel tedavi,
meditasyon,
hipnoterapi,
aktif imajinasyon
gibi bir çok farklı tanı/tedavi disiplinini içeren ve modern
tıp yöntemlerine destek olabilecek bir tıp modelidir. Bu
disiplinlerin ortak özellikleri, kişiyi beden, akıl ve
çevresel bütünlükle ele almaları ve doğanın iyileştirici
gücünden (vis
medicatrix
naturea)
yararlanmalarıdır.
ABD’de, doğal
tedavi yöntemlerinin bilimsel araştırmalarını koordine etmek
ve toplumu bilgilendirmek amacıyla 1993 yılında Ulusal Sağlık
Enstitüsü (NIH) bünyesinde kurulan Tamamlayıcı ve Alternatif
Tıp Bürosu, 1998 yılında yüksek bütçeli federal bir kurum olan
Tamamlayıcı ve Alternatif Tıp Ulusal Merkezi’ne (NCCAM)
dönüştürülmüştür. Kanserde kullanılan doğal tedavi
yöntemlerini araştırmak ve tanıtmak üzere 1998 yılında
Amerikan Kanser Enstitüsü’nde (NCI) Tamamlayıcı ve Alternatif
Tıp Ofisi (OCCAM) açılmıştır. ABD’nin önde gelen tıp
fakültelerinin bulunduğu Columbia, Duke, Harvard, Stanford,
California, San Francisco Üniversitelerinde Tamamlayıcı Tıp
merkezleri kurulmuştur.
HOLİSTİK ŞİFA VE TAMAMLAYICI -ALTERNATİF TIP MERKEZLERİNİN
SAYISI ARTMALI
Journal
of American
Medical
Association
tarafından yapılan ankette ABD nüfusunun en az yarısının
tamamlayıcı holistik
tıptan yararlandığını ortaya koymuş. 1998 yılında yaşama geçen
yüksek bütçeli federal kurum Tamamlayıcı ve Alternatif Tıp
Ulusal Merkezine (NCCAM) ve ABD’nin önde gelen tıp
fakültelerinin bulunduğu Columbia, Duke, Harvard, Stanford,
California, San Francisco Üniversitelerinde Tamamlayıcı Tıp
Merkezleri kurulmuş. Ülkemizde de tamamlayıcı alternatif tıbbı
ciddiye alınıp, insan sağlığını gerçekten düşünen, dürüst ve
vicdanlı insanların bu ciddi araştırma merkezlerine danışarak,
tıbbın koruyucu şemsiyesini ve Hipokrat yeminini asla
göz ardı
etmeden, konusunda uzman kişilerle çalışmak kaydıyla;
akupunktur,
reflexoloji,
shiatsu,
akupresür,
yoga, meditasyon,
aktif imajinasyon,
hipno
terapi ve
astro terapi,
bitkisel tedavi,
osteopati, makro-biyotik,
biyo-kimya,
bio
manyetik enerji dengeleme v.s
gibi 160 çeşit, çok
farklı tedavi ve tanı yöntemlerini içeren, modern tıbba destek
olacak birimlerin yaşama
geçmesi için aktif
faaliyette bulunmalarını ve yeni
tamamlayıcı tıp merkezleri açmalarını diliyoruz.
Tamamlayıcı tıp artık gittikçe
artan bir oranda halk ve doktorlar tarafından
kullanılmaktadır. Geleneksel tıbbın bir kriz anında hayat
kurtarmasına ve hastaların birçoğunu hareket eder bir halde
tutmasına karşın kullandığı tekniklerle ilgili olarak halk
arasında gittikçe büyüyen bir rahatsızlık vardır. Birçok
insan, bilhassa kronik, hayatı tehdit etmeyen rahatsızlıklar
için bütünleyici tıbbın sunduğu daha sade ve doğal terapilere
dönmektedir. Bu eğilime rağmen, tamamlayıcı terapiler, etkilerinin açıklanabileceği herhangi bir bilinen
ilke veya teorik temelin bariz eksikliği sebebiyle,
yürürlükteki tıp ve bilim tarafından büyük ölçüde görmezden
gelinmektedir. Bunun suçlusu bir dereceye kadar, Newtoncu
fiziğin gerçeğin sadece kısmi bir
görünüşü olduğunu öneren fizikteki yeni gelişmelere karşın,
hala Kartezyen/Newton mekanik dünya modeline bağlı kalan
tıptır. Öte yandan, tamamlayıcı tıbbın kökeni,
süptil
veya ruhsal enerjilere dayanan ve yeni
yeni evrimleşen
bilimsel/tıbbi modeldir.
TAMAMLAYICI TIP GELİŞİYOR
Tamamlayıcı
tıp, hızla gelişen bir alandır. 1987’de 160 adet terapinin
tanımlandığı ve yeni tedavi türlerinin düzenli biçimde ortaya
çıktığı rapor edilmiştir. Şimdilerde bu sayı daha da artmış
olmalı. Yani, ellerinde etkinliği veya uygunluğuna dair çok az
rehber bilgi bulunan halkın, içlerinden seçim yapmasını,
zorlaştıran çoklukta tedavi mevcuttur. Birçok terapinin,
üyeleri eğitim ve düzenlemelerini organize etmelerine ve
böylece geleneksel tıbba uygun bir profesyonel yaklaşım
geliştiriyor görünmelerine karşın, genel olarak kabul edilen
teorik bir çerçevenin eksikliği, tamamlayıcı terapilerin,
genel geçer bilim ve tıbbın kenarında köşesinde kalabileceğini
akla getirmektedir.
Tamamlayıcı tıbbın gelişiminin şu anki safhasında, sadece
çeşitli terapilerin etkinliğini gösterebilecek araştırma
metotları geliştirmesi değil, aynı zamanda terapilerin altında
yatan mekanizmaları tarif etmeye ve tüm tamamlayıcı sağlık
koruma yelpazesinde ortak zeminin ne olduğunu gösterebilecek
teorik bir temel geliştirmeye başlaması da önemlidir.
Tamamlayıcı
tıp geleceğin tıbbıdır. Dikkate alınmasında büyük yararlar
vardır. Holistik
bir bütünlük taşıyan insan bedeninin, bir makine gibi sadece
belli organlarının ele alınarak iyileştirilmesi metodu çok
eskidi. O hastalığı meydana getiren psikolojik faktörler
kadar, bireyin doğum haritasına uygun bir yaşam içinde olup
olmadığının bile hastalıkla ilişkisi vardır. Ayrıca insan
süptil
ve ruhsal enerjileri de kullanan
bir varlık olduğu için enerji bedenindeki
çakra tıkanmaları evrensel
enerjiyi gerektiği gibi alıp kullanmasına engel olacağından bu
gelişmekte olan bilimsel/tıbbi/ ruhsal modele çok gerek vardır.
Tıpla el ele yürümesi gereken tamamlayıcı tıp, bedende
ilaçların oluşturduğu kimyasal
artıkları temizleyecek, enerji bedeni daha dengeli hale
getirerek bireylere zaman ve sağlık kazandıracaktır. Zaman hepimiz için öyle değerli ki, çeşitli deneyimler
yaşamak için geldiğimiz bu gezegende 70-80 yıllık bir
süreliğine misafir olduğumuzu sık
sık unutuyor. Zamanı boşa
harcama, böylece kendi öğrenim-deneyim-uygulama sürecimizden
çalıyoruz. Yani zararı yine bize… Çağa uygun çeşitli
metotlar kullanarak, şu anda yaşam
kalitenizi düşüren, sizi mutsuz eden, aktivitenizi kısıtlayan
olayları ya
da bedensel rahatsızlıkları düzeltmek için dilediğiniz tüm
metotları denemeli, size tanınan
bu yaşam fırsatını doya
doya, sevinçle ve
mutlulukla yaşamalısınız…
Bu
deneyimler ve tedaviler sırasında size küçük bir önerimiz
var. Lütfen terapi, yoga,
meditasyon,
akupunktur v.s. uzmanınızı
seçerken, yüreğinizin sesini dinleyin yani sezgilerinize
danışın… Bu ruhsal ve
süptil alanda sezgiler çok
önemli… Eğer iç sesiniz size o tedavi merkezinin
ya da
kişinin titreşimlerinizle uyum sağlamadığını söylüyorsa hemen
orayı terk edin ve size uygun kişi
ya da kurumu buluncaya
aramadan vazgeçmeyin…
Evrensel harmoni yasası gereği, herkesin enerjisi birbiriyle
rezonansa geçemez
yani titreşemez, enerji bedenler,
aura renkleri uyuşamaz ama
size uygun bir alan
ya da kişi de mutlaka vardır. Onu arayın ve
bulun…
“Arayanlar bulur,
Soranlara kapılar açılır.” |