Aşağıdaki
şikayetlerden hangileri sizde var?
-
Ciltte
kızarıklık/akne
-
Gözaltı
morlukları
-
Hemoroit
-
Varis
-
Bel
çevresi yağlanma
-
Gaz,
şişkinlik, hazımsızlık
-
Kabızlık
-
Kokulu
idrar/dışkı
-
Gıda
duyarlılığı/alerjik reaksiyonlar
-
İnsülin
direnci
-
Diyabet
-
Tiroid
-
Osteoporoz
-
Mantar
enfeksiyonları
Bu
rahatsızlıklardan her biri için farklı etkilerden söz
edilse de temel sebep, asitlenmeden dolayı hücre düzeyindeki
bozulmalardır. Bunun nedeni ise “Sağlıksız ve Dengesiz
Beslenme”dir.
1.Sağlıklı
Beslenme Nasıl Olmalıdır ?
Sağlıklı
beslenme için temel faktör “sağlıklı
gıda”dır ve gıdanın sağlıklı olmasının ilk şartı
da katkı maddesi içermiyor olmasıdır. Ne yazık ki
günümüz modern yaşamını kolaylaştırdığı için
gerekliliği şart gibi algılanan/algısı yaratılan, market
raflarındaki hazır gıdaların çoğu katkı maddelidir.
Kullanılan katkı maddeleri kimyasaldır ve beden sağlığımıza
olan olumsuz etkileri zaman içerisinde ortaya çıkmaktadır.
Sağlıklı
gıda olmasının bir diğer şartı ise genetiği oynanmamış
tohumdan üretilmiş olmasıdır. Geleneksel tohumların
verimliliğini artırmak ve kıtlığa çözüm bulmak amacıyla
1940’lı yıllarda başlanılan tohum ıslah çalışmalarının
ve üretimin artmasıyla sağlanan kazancın bedeli ise çok ağır
olmuştur ve olmaya da devam etmektedir… Başta toprağın
ekolojisinin bozulması, doğal bitki türlerinin azalması,
hayvan yemlerinde kullanılmasından dolayı sağlıksız besi
hayvanları ve sayıları artan hastalar, hastalıklar!
Buradaki asıl problem, doğallığından ve geleneksel yapısından
uzaklaşan gıdayı bedenimizin tanımayıp, tüketildiği
zaman ne yapacağını bilememesinden kaynaklanmaktadır.
Bedenimiz, tüketilen katkı maddeli gıdaların ne olduğunu
algılayamadığı gibi özündeki doğallığını yitirmiş
meyva, sebze ve tohumların da ne olduğunu anlayamıyor. Bir
süre sonra hücrelerimiz, tüketilen gıdaların faydalı
veya zararlı ayırdını yapamaz hale gelirken, yorulan bağışıklık
sistemimiz de mikrop ve bakterilerle savaşamaz hale geliyor.
Sağlıklı
Gıdaya Nasıl Ulaşabiliriz ?
Organik
ve yerel pazarlar, internet kanalıyla bulunulabilecek yerel
üreticiler en güvenilir yerlerdir. Çevremizdeki kasap,
bakkal, manav ve marketlerden alış veriş yaparken de menşeini
öğrenerek ve doğal olanı talep ederek yapacağımız alış
veriş esnafı da sağlıklı gıda bulmaya ve satmaya yönlendirecektir.
En
Büyük Tehlike : BUĞDAY, ŞEKER ve TUZ
Buğday
bunu haketmiyor …
1943
yılında Amerika’da buğdayı ıslah etmek için kurulan
enstitü, bütün dünyaya genetiği değiştirilmiş buğdayı
yaydı. Buğdayın kromozom
sayısı 12 den 46’ ya yükselirken, glüten proteinin oranı
da % 70 lere yükselince çölyak, glüten intoleransı gibi
hastalıklar görülmeye başlandı. Ekmeğin, temel gıda
olması pek çok şikayetin artmasına neden oldu.
Neler
Yapabiliriz ?
Geleneksel
tohumdan ve ekşi mayadan yapılmış güvenilir ekmeklere
biraz emek vererek ulaşabilir. Ya da geleneksel yerli buğdaydan
öğütülmüş unu ve ekşi mayayı tedarik ederek evde
kendiniz ekmek yapmayı deneyebilir, uzun süre buzdolabında
koruyabilirsiniz. Böylece hem sağlıklı ekmeği tüketir
tabii ölçülü tüketmek şartıyla hem de yerli tohumla üretim
yapan üreticileri desteklemiş olursunuz.
Alternatif
seçim ise beslenmenizden un ve unlu gıdaları çıkarmak
olabilir. Alışmak başlangıçta zor olabilir ancak şikayetlerinizi
büyük ölçüde azaltacaktır.
Yağsız
ve bol tam buğday ekmekli diyet listeleri sağlıklı değildir.
Kilo verseniz dahi kalıcı kilo veremezsiniz ve sağlık
problemlerine sebebiyet verirsiniz.
Şeker
Gerçeği !!!
Kullandığımız
şeker rafine edilmiş yani işlenmiş şekerdir. Şeker ve tüm
şekerli gıdalar vücutta aşırı toksik/asidik etki
yapar. Tüm bakteri ve virüsler asidik ortamları sever ve bu
ortamda hızla ürerler. Vücudumuzun ihtiyacı olan, doğal
olan meyva şekeri früktozdur.
Sofra
Tuzu
Yıllarca
yemeklerimizde ve sofralarımızda kullandığımız tuz,
rafine edilip işlenmiş olduğu için içeriğindeki doğal
minerallerini yitirmiş sodyum klorürden ibarettir. Sağlıklı
olan tuz, doğadan gelen ve 84 mineral içeren, işlenmemiş
olan kaya tuzlarıdır. Himalaya tuzu ya da ülkemizde çıkan
Çankırı tuzu sağlıklı bir seçimdir.
2.Dengeli
Beslenme Nasıl Olmalıdır ?
Yaşam
kaynağımız su, vücudumuzun en temel ihtiyacıdır ve
yeterli miktarda tüketilmelidir. Sağlıklı su, 7 Ph değerine
sahip ve minerallerini kaybetmemiş olmalıdır. Ambalajlı
suların etiketinde yazılan Ph değerleri, genellikle dolum
esnasındaki kaynak değeridir. Suyun bekleme ve saklanma koşulları
Ph değerini düşürür ve alkali olma özelliği kaybolur.
Eczanelerden ve tıbbi malzeme satan yerlerden temin
edilebilecek alkalimetre ile sularınızın Ph değerini
evlerinizde kolaylıkla test edebilirsiniz. Bilinçli seçilmiş
arıtma cihazları, sağlıklı su elde etmek için iyi bir
alternatif olabilir.
Suyun
tüketimi için yeterlilik miktarı, herkese göre farklıdır.
Açık renk ve kokusuz idrar halindeki durum, tüketmeniz
gereken günlük ideal su miktarınızdır.
Et,
balık, tavuk (serbest dolaşan)ve yumurta sağlıklı
hayvansal protein gurubudur. Pastırma dışındaki şarküteri
etleri işlenmiş ve katkılı etlerdir ve tüketilmemelidir.
Etler, sebze/salata ile beraberce tüketilmelidir. Bir
porsiyon etle beraber iki-üç porsiyon salata tercih edilmesi
sağlıklıdır.
Baklagiller
ve çerezler (kavrulmamış), hem bitkisel protein hem de lif
kaynağıdırlar aynı zamanda karbonhidrat ihtiyacımızı da
karşılarlar.
Yağlar
(sızma zeytinyağı ve rafine edilmemiş tereyağ ve kuyruk
yağı) sağlıklı yağlardır ve mutlaka tüketilmelidir.
Margarinler trans yağlardır, kesinlikle uzak durulmalıdır.
Mısırözü, Ayçiçek yağları da tercih edilmemelidir.
Sebzeler
ve meyveler vitamin, mineral ve lif açısından zengindirler
mutlaka mevsimine uygun olarak tüketilmelidirler.
Meyveler
yenilerek yani posası ile günde 1-2 porsiyon kadar gündüz
saatlerinde tüketilmeli, meyve suyu haline getirilerek içilmemelidir.
Meyvenin suyunu sıkarak tüketmek içerdiği yüksek şeker
nedeniyle sağlıklı değildir.
Bağışıklık
sistemimiz ve sağlıklı bağırsaklar için, geleneksel evde
yapılmış yoğurt, kefir ve ev turşuları özellikle lahana
turşusu probiyotik kaynağıdırlar.
Kızartmalar
trans yağdırlar, uzak durulmalıdır.
Bilinçli
bireylerden, sağlıklı toplumlara
…
“
Yedikleriniz İlacınız Olsun”
Hipokrat
|