Gize sfenksinde insan vücudu
üzerine yerleştirilmiş bir hayvan başı zekice bir faaliyetle
tamamlanmış kozmik bir fonksiyonu işaret eder görünmektedir.
Bir hayvan bedenine yerleştirilmiş insan başı,
hayatın ve hareketin zihni senteze olan bağımlılığını
hatırlatıyor. Bu, metafizik prensibe denk düşen, resmedilmiş
bir ifade olabilir. Sfenks, bu son düzeydeki düşünceleri
özetleyen eski bir sembol gibi gözükmektedir. Öyle görülüyor
ki, "insan düşünen bir hayvandır"
tarifinin hiyeroglifi olduğunu
düşünenlerin sayısı fazla ama insan düşünen bir hayvan değil,
kendinde tanrısal bir ışık taşıyan kozmik bir bireydir ya da
daha doğrusu kozmik bir birey olma adayıdır. Sfenks aynı zamanda etten yapılmış
insan-hayvan beraberliğinin objektif örneğidir; çirkinlik,
kabalık, düşkünlük, zayıflık bir tarafta; güç,
zeka, üstünlük, yücelik gibi
erdemler diğer tarafta olmak üzere hepsi bir bütünlük içinde,
adeta bir melek-hayvan olarak bir arada mevcut oluşu
göstermektedir. Yani dualite,
ikilik prensibini… İnsanın varlığında hayvanlık ve
akıl nasıl uzlaşabilmektedir? Bu ikilik insan kaderine nasıl
bağlanmaktadır? Sfenks sembolünün özetlediği ve işaret etmeye
çalıştığı ezoterik ve kozmik gerçeklilerdir bunlar. İnsan
başlı ve hayvan bedenli Büyük Sfenks, aklın içgüdüye
egemenliğine işaret eder görünümdedir. Bu ikilik, insana model olarak bir
öneridir; bu ikilik aynı zamanda, piramitlere katılmış
bireysel prensibi ve bir sonraki aşamada da evrendeki Birlik
ve teklik prensibini işaret eder.
Çok şekilli Sfenks, hayvandan insana
bir evrim sürecini, sonra da insandan kozmosa yükselişi temsil
eder mi? Şimdilik bu soruların yanıtları pek açık değil
doğrusu. Bunun içindir ki, inisiyasyonun
sırrı Sfenks’in karnı ile ayakları arasında saklı durmaktadır
deniyor ve tüm ezoterik
tradisyonlar
Gize Sfenks’ini çok önemsiyorlar.
Mısır'ın ilk eseri sayılan bu
Sfenks, ülkenin temel sembolü, ayırt edici markası haline
gelmiştir. Sakin, fakat taşıdığı büyük sır bakımından ürkütücü
olan, doğanın bir simgesi durumundaki bu Sfenks’i, insanlığın
en eski ruhbanları yontup şekillendirmiştir. Tarihin
derinliklerinde yaşamış olan bu ruhban okul muhteşem bir evrim
maratonu sırasında insan doğasının hayvan doğasından, evrensel
doğaya yükseldiğini ifade eder. Boğadan,
aslandan, kartaldan ve insandan meydana gelmiş olan bu
varlık; yüzünü doğuya çevirmiş olan bu Sfenks, gerçekten
Dünya'nın hakimi gibidir. Ezoterik tradisyonda,
Boğa/Aslan/Kartal, Sirius'un gizli
adları olarak kabul edilir.
O bir mezar değil, kökleri geçmişin
esrarlı karanlıklarına dalmış olan ışıklı bir uygarlığın
bekçisidir adeta... Doğan Güneş'i ilk o görür. Işıklı
uygarlığın bekçisi; dünya'da, hatta evrensel anlamda Baş ve
Son'un Bir’e ait olduğunu sessizce anlatır, durur..
Piramitlerin kendilerine has özelliklerini kısaca
sınıflayacak olursak karşımıza şu özellikler çıkıyor ve
binlerce yıldır hala hepimizi düşündürüyor yani piramitler
sırlarını hala saklıyor… Ve tıpkı
göğe uzanan basamaklar gibi ufkumuzu sürekli genişletiyor.
·
Piramit
dört ana yöne göre düzenlenerek inşa edilmiştir.
|
·
Piramit
dünyanın kara kitlesinin merkezinde yer alır.
|
·
Gize’den
(piramitlerin bulunduğu kent) geçen boylam, dünyanın
denizleriyle anakaralarını iki eşit parçaya böler. Bu boylam ayrıca kadar üstünden geçen en uzun kuzey-güney
yönlü boylam olup, bütün yer küresinin uzunluğuna
ölçümünde doğal sıfır noktası oluşturur. |
·
Piramitlerin açıları Nil’in
delta yöresini iki eşit yarıya böler. |
·
Piramit
kusursuz bir
jeodezik yöneliş noktasıdır. Nirengi
sayesinde göze görünen tüm karaların ölçülebildiğini
Napolyon’un bilginleri saptamışlardır. |
·
Gize’nin
üç piramidi aralarında bir
Pitagor üçgeni
oluşturacak biçimde düzenlenmişlerdir. Bu üçgenin
kenarlarının birbirlerine orantısı 3:4:5’tir. |
·
Piramidin yüksekliğiyle çevresi arasındaki oran bir
dairenin yarı çapıyla çevresi
arasındaki oranın dengidir. Dört
kenarlar dünyanın en büyük ve çarpıcı üçgenlerdir.
|
·
Piramitle hem kürenin hacmi hem de dairenin yüzeyi
hesaplanabiliyor. |
·
Piramit
dev bir güneş saatidir. Ekim ortasıyla mart başı arasında
düşürdüğü gölgeler mevsimleri ve yılın uzunluğunu
gösterirler. Piramidi çeviren taş levhaların uzunluğu bir
günün gölge uzunluğuna eşittir. Bu gölgenin taş levhalar
üstünde gözlenmesiyle günün 0,2419. bölümünde yılın
uzunluğu yanlışsız olarak saptanabiliyordu. |
·
Piramidin dörtgen biçimli tabanının normal kenar uzunluğu
365,342 Mısır endazesine denk gelir. Bu sayı, tropik güneş
yılının günlerinin sayısına eşittir. |
·
Büyük
Piramitle dünyanın merkezi arasındaki uzaklık, Kuzey
Kutbu’yla arasındaki uzaklığa eşittir ve Kuzey
Kutbuyla dünyanın merkezi
arasındaki uzaklığa eşittir. |
·
Piramidin tabanının yüzeyi, anıtın yarısının iki katına
bölündüğünde pi=3,1416 sayısı
elde edilir. |
·
Piramidin dört yüzünün toplam yüzölçümü piramit
yüksekliğinin karesine eşittir. |
·
Büyük
Piramidin tepesi Kuzey Kutbu’nu, çevresi Ekvator’un
uzunluğunu temsil eder ve iki uzunluk uygunluk gösterir. |
Kaynakça:
Mısırlıların Kökeni-Eugustus
Le
Plongeon.Egm.Yay.
;Kutsal Evrim-Edouard
Schure.
Egm.Yay.
;Büyük sır Keops ve Sfenks-Georges
Barbarin.Rm.Yay.
;Sirius Gizemi-Robert
Temple.Rm.Yay.
;Psişik Arkeoloji-Stephan A.
Schwartz.Egm.Yay.
;Mısırda Ölüm Sonrası Fikri- E.A.Wallis
Budge. Egm.
Yay. |