NASA gökbilimcileri, Chandra teleskobunun çektiği görüntüleri
birleştirerek Samanyolu galaksisinde meydana gelen yeni bir
yıldız patlamasının (Süper Nova) resmini elde ettiler.
İnfilak eden yıldızdan geriye kalan parçaların olanca
ayrıntısıyla görülebildiği fotoğrafın, yıldızların gelişimi
ve evrenin genişlemesi hakkında bilim adamlarına ipucu
vermesi bekleniyor.
(11 Ocak 2007-Hürriyet)
Galaksiler
Bilim adamları yeni ipuçlarının peşinde araştırmalırını
sürdürürken bizler de amatör, evren bilime meraklı olan
araştırmacılar olarak Berrak bir gecede başımızı kaldırıp,
gökyüzüne çıplak bir gözle bakacak olursak, lacivert bir
atlasın üzerine yayılmış minicik pırıltılar gibi görünen
yıldız kümeleri görürüz. Bize uzaklardan göz kırpmakta olan,
o minicik pırıltılardan bazıları tek tek yıldızlar olmayıp
her biri milyarlarca yıldızdan meydana gelen galaksilerdir.
Galaksileri meydana getiren madde, son derece genişleyerek
incelmiş hidrojen bulutlarıdır. Bu bulutların yoğunluğu o
kadar düşüktür ki, dünyamızın hacmi kadar bir kısmının,
ancak bir çay kaşığı su ağırlığında olduğu hesaplanmaktadır.
Böyle yoğunluğu çok düşük fakat çok geniş bir gaz kütlesinin
belli bir noktasında, düzenli bir şekilde girdap hareketleri
başlar. Bu nokta, doğacak olan galaksinin çekirdeğidir.
Girdap hareketi, etraftaki maddeyi kendisine çeker. Böylece
çekirdekte yoğunluk artmaya başlar. Yoğunluk arttıkça anafor
hareketlerinin hızı da artar. Bu da daha fazla maddenin
çekirdekte toplanması ile son bulur. Bu şekilde merkezde
toplanan gaz kütlesi, ilk yıldızlar kümesini meydana
getirir. Bizim galaksimizin çekirdeği de böyle küresel
yıldız kümelerinden oluşmuştur.
Biz Samanyolu'ndayız
İşte biz bu galaksilerden sadece bir tanesi olan Samanyolu
Galaksisinde bulunuyoruz. Samanyolu Galaksisinin içinde 200
milyar yıldız vardır. Güneşimiz bu yıldızlardan sadece bir
tanesidir. Samanyolu ise bu evrende varlığı şimdilik
belirlenebilen 100 milyar galaksiden ancak biridir.
Spiral galaksiler sınıfına giren Samanyolu, ortada bir disk
şeklini almakta ve bu diskin iki yanında spiral kollar
uzanmaktadır. Ortadaki diskin kalınlığı 10 bir ışık yılı,
bütün galaksinin çapı ise 100 bin ışık yılıdır. Saatte 10
bin kilometre hızla diğer ucuna gitmeye kalksak, bu yolculuk
tam 15 milyar 800 milyon yıl sürerdi.
Üstelik galaksimiz evrenin çok geniş olan uzayında yüzen
biricik yıldızlar topluluğu değildir. Teleskoplarla yapılan
çeşitli araştırmalar, uzayın çok uzaklarında bizim
güneşimizin de üyesi bulunduğu yıldız grubuna benzeyen, daha
birçok yıldız gruplarının varlığını ortaya koymuştur. Ve
yeni evren teorileri “Sürekli oluşlar ve oluşların
devamlılığını”
ifade eden astronomik gözlemlere dayandırılmaktadır.
Önümüzdeki yıllarda bir kerede oluş (Big/Beng) yani tek bir
kere de patlama ve oluş teorileri de bilim adamlarının
inanılmaz çabaları ve yeni gözlemler aracılığıyla genişleyen
evren teorilerine yerini bırakacak gibi görünmektedir.
|