“Sevginin en asil ve müspet ifadesi,
bilerek insanlara hizmet etmektir.”
" Başkalarına hizmet etmenin
verdiği saadeti tatma imkanı elinizdedir. Üzüntüyü kovmanın,
doğru yolu göstermenin, düşeni kaldırmanın ve zayıfa kuvvet
kazandırmanın ne denli bir saadet kaynağı olduğunu ancak
başkalarına hizmet edenler bilir. Bu büyük bir iştir.
O göz kamaştırıcı ışıklarını sonsuz kanallardan akıtan,
başkalarına hizmet arzusunda olan herkese erişmek ve onları
desteklemek için çırpınan ve kaynağı "Yüce Nur" olan sonsuz
sevgidir.
Hizmet etmeyi istediğiniz ve bunun için her türlü gayreti
gösterdiğiniz takdirde, ruh yolunda yaptığınız hizmetlerde
başarısızlığa uğramış olmazsınız. Eğer siz tek bir varlığa
bile yardım etmiş bulunursanız, başarısızlığa asla uğramış
olmazsınız. Siz aynı zamanda birçoklarına hizmet etmişsiniz
demektir. Yol çetindir. Bazen cehit ve gayretler yıldırıcı olur. Ama
aslında yegane önemli olan şey hizmettir. Hizmete, vazifeye,
başarıya devam edin. Önemli olan yegane şey budur.
Görüldüğü gibi anlatılmak istenen şeyler daima kendi
varlığımıza olan inancımızı, güvencimizi yüksek düzeyde
tutmak, kendi vicdanımızı iyi kontrolden geçirip hayatlarımıza
yeni bir şekil vermektir. Özellikle bilmiş olduğumuz
hakikatleri insanlara yardımlar şeklinde vermek suretiyle
hizmetten kaçınmamak gerekir."
(Kemal Yolcusu)
"Benim dünyamda yaşayanlar
sizin dünyanıza kalplerini mutlandırmak için gelmiyorlar.
Gelmelerinin sebebi bir başka dünyadan geri dönüşleriyle sizi
canlandıracak, harekete geçirecek, hızlandıracak ve
başkalarına hizmete istekli hale getirecek bir kıvılcım
yaratmak.
Etrafınıza, bugünün dünyasına bir bakın ve etrafınızdaki
birçok dertli, üzüntülü, sıkıntılı kalbi, mutsuzluk gözyaşları
dökenleri, bitkin ve şaşkın olanları, yolunu kaybedenleri,
inançlarının temelden yıkıldığını hissedenleri, tüm mallarını
kaybetmiş olanları, ne yana döneceklerini bilemeyenleri,
rehbersiz, yardımsız ve umutsuz kaldıklarını düşünenleri
görün. Hizmet alanınızın genişliğinin ve servis olanaklarının
çokluğunun farkına varın.
Biz karşılığında para, teşekkür veya minnet
istemiyoruz. Hizmet edebiliyorsak, savaş yerine barış, gözyaşı
yerine gülen, neşeli yüzler, acı ve hastalık içinde kıvranan
vücutlar yerine sağlıklı vücutlar görebiliyorsak, sefaletin yok
olduğunu, moralsiz insanları saran ümitsizliğin giderildiğini
görebiliyorsak, işte o zaman seviniriz.
Biz hizmeti hizmet için yaparız. Hizmet etmeye çalışıyoruz,
çünkü Büyük Ruh'u ancak hizmet yolu ile ifadelendirebiliriz ve
ancak hizmet yolu ile siz, Büyük Ruh'u ifadelendirebilirsiniz.
Bütün hayatın amacı bir tek kelime içinde ifade olunabilir:
Hizmet. Kim kendini unutmaya ve hizmet etmeye uğraşırsa, o,
Büyük Ruh'u ifade ediyor demektir. HİZMET; işte bugün
dünyanızın muhtaç olduğu bu. Ne yaptığınız hiç fark
etmez (ister bir kişiyi tutup kaldırmış olun, ister ruhsal
konularda, ister maddi konularda hizmet etmiş olun), hizmet
ettiğiniz ve hizmetten usanmadığınız müddetçe Büyük Ruh'un
ellerisiniz." Silver Birch
Ruhsal dünyaya hizmet
etmenin yeri ve zamanı yoktur. Her an, her yerde ve her vesile
ile hizmet sürdürülmektedir. Herkes bulunduğu yerde kudreti
kadar hizmetine devam eder. Daha kapsamlı hizmetlere doğru
liyakat kazandıkça yükselir gider. Hayatın amacı vazifelerin
yerine getirilmesidir. En küçük birimden en büyük birime kadar
sonsuz varlık sistemlerinin tümü Sonsuz Varlığa hizmet
ederler, vazifelerini yerine getirirler. Bu hizmetten dolayı
varlıklar asla *muaheze edilmezler. Herkes kendi hizmetinin
değerlendirmesini "serbest vicdanı" ile yapar, kendi kendini
eleştirip kınar. Bu Ruhsal dünyanın adaletidir, esas adalet de
budur.
Gücünü gerçekten RUH'tan alanlar zeval bulmazlar. Ebedi
olan ruhtur ve RUH'a hizmet Sonsuz Olan'a hizmettir. Her zaman her an vazife yapmaya hazır olmak gereklidir. Bu
sözün anlamı gayet açık ve seçik. Varlıklar sonsuz
değişkenliklere sahip olarak ellerindeki imkanların sağladığı
gücü kullanmak suretiyle Kainata hizmet etmek zorundadır. Her
varlık işlediği işin ve yaptığı hareketlerin gayesinin
varlıksal ‘vazife yapma hakkının’ uygulaması olduğunu
bilmelidir. Yaşamak baştan aşağı -bilerek bilmeyerek-
vazifeleri yerine getirmekten ibarettir.
Her şeyde olduğu gibi, farkında olmak, uyanık ve dikkatli
olmak, olayların ardındaki manayı yakalamak, her zaman ve her
an kendimizi unutarak, aşarak vicdanımızın en geniş ve yoğun
şekilde katıldığı bir istekle Kainatın ahengi ve düzeni için
eylemde, işlemde bulunmak gibi varlıksal bir zorunluluğu idrak
etmeliyiz.
Bütün eylem ve hareketlerin maksadı İlke'nin gerçekleşmesi,
yani vazifelerin yerine getirilmesidir. Vazifesiyle Dost
olanlar her zaman, her an vazifesini yapmaya hazırdırlar. |