Uyanmanın ve
şuurlanmanın hangi aşamasında bulunursak bulunalım, insan
olmanın erdemli vazifesini bilgece yerine getirebilme şansına eşit
olarak sahibiz. Kim olursak olalım, büyük küçük demeden
ne hizmet yaparsak yapalım; hizmetimizi doğru yapma olanaklarıyla
donatılmış durumdayız. Yeter ki
“Doğrunun
Bilgisine”
gönül kapılarımızı açalım.
Bilgiye ulaşmak ancak bilgiyle olur. “Peki bunu nasıl başaracağız?”
diye sorabilirsiniz.
Bilgiye
ulaşmak, bildiklerimizi doğru uygulamakla eylem hâline dönüşüyor. İyilik yapmanın bilinmesiyle, iyilik
yapıldıktan sonra bilinmesi arasında çok fark vardır. Önemli olan,
yaptığımız iyiliklerin ruhta saklı olması. İyiliklerimizi bilgi yolunda kullanalım.
Pozitif davranışlarımız, Bütün’e katılmak anlamına geldiği için,
bunlar doğru bilgi uygulamalarıdır.
Şuuraltımızda birikmiş olan menfi
partiküller, yani stresler doğru bilgi tatbikatı yapmakla çözülür;
bizim ruhsal huzura ve iç dengeye kavuşmamızı sağlar.
“Bilgelik ve
erdemli yaşam da ruhsal huzur ve iç dengeden başka nedir ki? Doğru
bilgi ve doğru uygulama her alanda olabildiğince pozitif olmak, iyilik
ve sevgiyle davranmak bilgece yaşamın sade ve basit anahtarı değil
mi?…”
Kendine güvenen,
başarılı ve mutlu bir insan olmak istiyorsak, bilgisinden
yararlanacağımız kaynakları doğru seçmeliyiz.
Doğru bilgiler bizi doğru yolda, ana
caddede yürütür. Yanlış bilgilerse yan yollara sapıp, ara sokaklarda
kaybolmamıza ve zaman kaybetmemize neden olur. Her türlü korku, endişe ve kötümserlik;
bilgiye giden yolda bizi tökezletir, yürüyüşümüzün hızını engeller,
kozmik vazifemizi aksatır. Oysa her birimiz bu engelleri ortadan
kaldıracak güce sahibiz. Ve dünya adı verilen bu okulda; maddeye,
duygulara, eşyaya hâkim olmak için bulunuyoruz. Algı sınırlarımızı zorlayarak olumlu
düşünce ve pozitif eylem içinde olursak içimizdeki gizli gücün
harekete geçerek bizi her gün daha iyiye,
daha güzele, daha doğruya götürdüğünü gözlemleyebiliriz. Ama günümüzde insanlık adına girişilen
nice iyi niyetli eylemlerin, nefsaniyetin
doymak bilmez ihtiraslarıyla menfi güçlerin emellerine hizmet ettiğini
görmemek de mümkün değil!...
" Her şeye rağmen, umutsuzluğa ve
kötümserliğe kapılmamalıyız. "
Gün
gelecek, insan şuuru gerçeklerin farkına vararak aydınlığa
kavuşacaktır. Ve o zaman hepimiz aldatıcı gerçeklerin, şaşmaz
hakikatler karşısındaki durumunu izleyebileceğiz. İşte
Nirvana, işte bilgelik. Gerçeği gören insan, kendi üzerinde
çalışma da yaparsa Dünya’yı yener. Dünyayı yendim diyen Büyük
İnisiyeler ve bilgeler her zamanki gibi
doğruyu söylüyorlardı…
|