GELECEĞE
UYUMLU KUŞAKLAR
Anlaşılıyor ki Yeni İnsanı ve Yeni
İnsanlığı oluşturacak ve ortaya çıkaracak olan
“Evrensel
Anlayış”
şuurda olacak, şuurların uyanmasıyla bütünü anlamaya çalışmakla
ortaya çıkacak. Bu yeni anlayış insanın beşerî yanıyla birlikte
meta biyolojik yanını da kapsayacaktır.
Yükseliş ve sıçrama maddeyle ruh, evrenle insan, bilimle din,
fizikle metafizik arasındaki gerçek köprülerin, zaten hep var olan
ama şu an için bizim bilemediğimiz, saklı düzende yer alan
dengelerin anlaşılır ve kullanılır olmasını sağlayacaktır.
Yeni dönemde, Tanrı-evren-insan anlayışımız yenilenecek ve bu kökten
değişimler hepimizi sarıp sarmalayacak.
POZİTİF
ve NEGATİF DENGESİ
İnsanlık ailesi dünyada his
(duygu-duyu) realitesinde yükselmek, bu realiteyi tamamlamak için
bulunuyor. Negatif ve Pozitif anlayışı da his realitesinin tipik bir
ifadesidir. Evrende iyi ve kötü ayırımı bizim anladığımız manada
değildir. Her şeyin
“İyiliğe” hizmet ettiği; var edilmiş bir evrende pozitif ve negatif uçlar
ancak yeni dengeler için varlıklara hizmet edebilir. Özellikle de bu
dünyada his realitesi daha egemen durumda olduğu için her şeye iyi
ve kötü gözlüğüyle bakmaktayız.
Oysa bizim
için iyi ve kötü rölâtiftir. Neye göre iyi, neye göre kötü? Benim
için iyi olan gelişim, durumuna göre sizin için kötü olabilir. Bu konuya
daha evrensel bir açıdan yaklaştığımız zaman ikisi de yan yana aynı
şeydir. (+) ve (-) prensipler olmadan bedenimiz dahi var
olamayacağından, her ikisini de birbirini tamamlayan bütünler olarak
görmek bizi değişime götürür. Oysa her ikisini de
bir arada görmeye ve anlamaya çalışan
insan çok azdır.
Hemen ilk gördüğümüz uca bakarak bu pozitif, şu negatif
diyebiliyoruz. Biraz yukardan bakabilsek bir pil bataryasında olduğu
gibi her iki ucun
“Bütün”e
hizmet ettiğini anlayabiliriz.
Bizim negatif
ya da pozitif nitelendirdiğimiz birçok
varlık, insanların ihtiyacı olan büyük bir etkinliği meydana getirip
gitmişlerdir. Ve negatifin karşısında daima pozitif yer almıştır.
Yeryüzünde gerçek insan gibi yaşamak zordur. Gerçek insan gibi
yaşamak; kılık kıyafetin iyi olması, birbirimize karşı nazik
kelimeler kullanmak, maddî durumun iyi olması, şöyle yürümek, böyle
davranmak demek asla değildir.
İnsanca yaşamak, var olan
her şeye karşı pozitif niyet ve duygular içinde olmak, önce mantal
olarak karşılaşılan her negatifi pozitife çevirme çabasını
varlığımızın derinliklerinde hissetmek ve en azından
Konfüçyüs’ün dediği gibi,
“Bize
yapılmasını istemediğimiz bir şeyi başkasına da yapmamaya
çalışmaktır.”
Olumsuzluk enerji bedenimizin dengesini
bozarak bizim kozmosun besleyici ve olumlu enerjilerini almamıza
engel olur. Öncelikle pragmatik bir
açıdan kendi iyiliğimiz için negatif
olmamakta yarar vardır… Pozitif
düşünmeye ve hemcinslerimize yardımcı olmaya kendimizi adamak çok
yüksek bir idealdir. Sevginin, hoşgörünün, yardımlaşmanın, şefkatin
ve anlayışın kökenindeki metafizik ve bilimsel olan temel bilgi,
pozitif düşünme alışkanlığını geliştirmektir.
Yeni bir çağa, yeni bir insanlık anlayışına ulaşmak istiyorsak
yeniliğe giden her tekâmül yolunun
“Pozitif Düşünce
ve Pozitif Eylemden”
geçtiğini
bir an bile aklımızdan çıkarmamalıyız.
İnsanlık ailesi olarak
hepimizin zihinlerimizdeki negatif düşünce ve imajlarımızı pozitife
çevirmek aslî vazifelerimizden en önemlisidir. İnsanlık negatif
düşünce, anlayış ve eylem yüzünden çok zarara uğramıştır. Bütün
sıkıntılarımızın nedeni budur. Daima pozitiflik içinde kalmaya
çalışmalı ve bunu bize hatırlatan olayları kendimize davet
etmeliyiz. Son günlerde kendi ülkemizde ve çevremizde olup biten
bütün olaylar
“Birlik ve Beraberlik”
ruhunu oluşturmak için âdeta bize bunları haykırmakta ve
pozitifliğin önemini vurgulamaya çalışmaktadır. Yeter ki pozitif
olma gereksinimini hissedebilelim, anlayabilelim ve uygulamaya
çalışalım.
Pozitif düşünce, pozitif davranışı davet eder ve insanlara daha
derin bir sevgiyle yaklaşmamızı sağlar. Bizden yayılan pozitif
enerjinin herkese ulaşması için iç çalışmalarımız önemli.
Düşüncelerimizden de sorumlu olduğumuz, için düşüncelerin devamlı
yeni oluşumları inşa ettiğini unutmamalıyız. Oluşacakların türü
bizim sevme-affetme-hoş görme-anlama-yardımlaşma
gibi temel niyetlerimizle doğru orantılı gelişecek…
”Gerçeklik tüm
canlıların Bütün’e isteyerek katılımıyla yaratılır ve evren bu
gerçeklik alanlarından oluşur. Pozitif gerçeklik alanlarını
yaratacak olan da, sadece ve sadece bizleriz.”
|