Hepimizin kendimizi
yalnız, kederli, hüzünlü, biraz umutsuz hissettiği sadece
sakin, bildik bir limanda huzur aradığımız günler vardır.
Böyle günlerimizde zihnimizdeki çağrışım yöntemini fark
etmeden kullandığımız için gün içinde olumsuz düşünceleri
üretmeye devam eder, neredeyse tüm zihni bu olumsuzluklarla
doldurabiliriz. Düşünce zinciri kurarak, eskiye, geçmişe ve
diğer incitilmiş olduğumuz anılara dönerek onları fark
etmeden bugüne, şimdiye, şu ana çağırır ve bir anda odanın
içinin bu düşüncelerle dolduğunu fark edemeyebiliriz ama
yüreğimiz daralmaya ve sıkıntı şiddetle artmaya devam eder.
İşte her yanımızı saran bu üzgün düşüncelerden ve geçmişin
acı dolu anılarına doğru uzattığımız düşünce zincirinden
ancak düşünce jimnastiği ile kurtulmak mümkün olabilir.
Düşünce jimnastiği de ne demek? Düşüncenin de jimnastiği
olur mu diyebilirsiniz ama vardır.
Düşünce jimnastiği düşüncelere disiplin getirmek demektir
Düşünceleri başıboş kendi hallerine bırakırsanız; her yere,
her yöne gidebilirler, biçim ve şekil alabilirler. Bir de
bakarsınız; iş tamamen sizin kontrolünüzden çıkmış ve o
düşünceler sizi esir almış. Düşünceler önde, siz arkada
odanın içinde bir o yana bir yana koşturup duruyorsunuz...
Artık geçmişin acıları, geleceğin endişeleri ile dolu olan o
düşünce balonları sizi nereye sürerse oraya doğru yol alıp
kendi limanınızdan uzaklaşmışsınz da hiç farkında bile
değilsiniz!
Oysa düşünceleriniz sizi takip etmeli!
Nasıl mı?
Şuurla, bilinçle. Düşünceleriniz sizin şuurunuzu ve
bilincinizi yani o andaki gerçeklik noktanızı izlemeli ve
sizin kontrolünüzde kalmalı.
Şuur ve şuurlanma konusu önemli bir konudur. Bir konunun
idrakine vardım demek öyle bir anda olacak iş değildir.
Çünkü
şuur; o an için içinde bulunmakta olduğumuz gerçeklik
noktasıdır yani bizim gerçeklik noktamız…
Düşüncelerimiz o an içinde bulunduğumuz gerçeklik noktası
ile paralel olması evrensel enerjilerle akışımızı
kolaylaştıracağı için önümüzde yeni fırsatların açılmasına
neden olur ama biz şuurumuzu şu anın dışındaki yerlere
konsantre eder ve bunda da ısrar edersek, yaşamımızda pek
çok terslik ve zorlayıcı olay oluşmaya başlayabilir.
Düşünce jimnastiği şuuru takip edebilmek için iyi bir adım
ve başlangıçtır ve disiplinli bir uygulamadır. Düşüncelerin
disiplinli hale getirilebilmesidir. İlk adım düşünceyi
yakalamak olmalıdır. İkinci adım ise tam olarak
tanımlayabilmek. Ne tarzda bir düşünce olduğunu bulmak ve
anlamak. Üçüncü adım ise onunla baş etmek ve çözümlemek.
Yani öylece salınmasına izin vermek yerine onu çözümlemek
için olumlu bir düşünsel eylemde bulunmak çok yararlıdır ve
zihnimizde ardı ardına sıralanmak isteyen tüm olumsuz
düşüncelerin de önünü keser.
Neden bu düşünceye sahip olduğunuzu anlamak,
onun sizde ne işe yaradığını bulmak ve olumsuz-lüzumsuz
olanlarını çözümlemek, işte uygulamanın özü bu birkaç
cümlede saklı. Bu uygulama; eğer yapabiliyorsanız o
düşünceyi sonlandırmak olarak da uygulanabilir. Ama eğer
yapamıyorsanız onu daha olumlu bir modelle yer değiştirme
çalışması yaparak da olumlu bir uygulama yapmış olursunuz.
Yani önce düşünceyi yakalayın, sonra onu inceleyin ya
sonlandırın ya da olumlusu ile yer değiştirin.
Bu uygulama elbette bir kerede başarılacak bir uygulama
değildir, zaman alır ama bir işe başlamak onun bitirmenin
yarısıdır. Uygulamaya geçtiğinizde düşünce jimnastiğinin
disiplinli bir şekilde uygulamanın yararlarına sizde şahit
olacaksınız, yeter ki niyet edin. Zaman içinde uygulamaya
devam ettikçe elde ettiğiniz başarı sizi bile şaşırtacak bir
noktaya bile gelebilir. Tüm bu uygulamalar insan içindir ve
kelebek etkisi ile birgün bir yerlerde birileri başardığı
için yaşama inme olasılığı bulmuşlardır. Unutmayın yaşamınız
ona bakışınızla şekilleniyor. Ona bakışınız ise
düşüncelerinizle hergün yeniden şekilleniyor, olumlu ya da
olumsuz kalıplar ve formlar yaratmak ise bize bağlı.
Anafikir olarak denebilir ki, olumlu düşünce
yaşamımızı olumlu yapacak olan tek şeydir. Şimdi
uygulama yöntemlerini inceleyelim:
Düşünceleri Arındırmak ve Programlamak
Düşünceleri
arındırmak ve programlayabilmek hepimizin ortak temel
sorunu… İyi bir uygulamacı olmak ve zihni arındırmak için
egodan gelen hiç susmayan dürtülerin ve şikayetlerinin
etkisi altına giren düşünce dünyamızın kontrol altına
alınması ön koşuldur ama bu ön koşulu yerine getirmek için
önce zihnimizde yani düşünce dünyamızda olumsuzluklara yer
verdiğimizi tespit etmemiz gerekir ki, onları ayıklama
fırsatımız olabilsin ve daha gerçekçi olalım… Bu tip bir
uygulama aynı zamanda da bir tür kendini bilme, kendini
tanıma uygulamasıda sayılır aslında…
Gerçek ihtiyaçlar ve suni ihtiyaçlar konusunda mantıklı
ayıklamalar yapabilmek için düşüncelerimizde istekleri
azaltma disiplin programlarının, bizzat bizim tarafımızdan
yapılması ve yine bizim tarafımızdan desteklenmesi gerekir.
Bu disiplin ve denetlemeler sırasında bir eylemi dengelemek
ve kontrol etmek biraz daha kolaydır ama konu düşünce ise,
itiraf edelim ki, başlangıçta düşünceyi yakalamakta hepimiz
zorlanabiliriz. Ama vazgeçmez, yılmaz, başaracağım derseniz;
zaman içinde kendinizi buna programlarsanız bir bilgisayar
programı gibi bu zararlı düşünceleri filtrelemeye
başladığınızı görecek ve çok şaşıracak imkansız gibi görünen
bir konuyu başardığınız için de çok sevineceksiniz.
Olumsuz Düşünceleri Filtrelemek
Bu filtreleme işlemi öyle bir hal alabilir ki, bir süre
sonra otomatik halde o zararlı düşünce hemen size çarpar ve
onu üretime başlar başlamaz fark ederek, yerine olumlu bir
düşünce veya eylem koymanın yollarını arayabilirsiniz.
Örneğin yerinizden kalkıp camı açabilir derin bir iki soluk
alabilir, bir müzik çalabilir, sevdiğiniz bir iş
arkadaşınızın yanına birkaç dakikalığına gidebilir, size iyi
enerjiler veren yine sevdiğiniz bir arkadaşınızı veya
yakınınızı arayıp, zihninizdeki olumsuz konuyu hemen
değiştirebilirsiniz… Bu da bir programlama biçimidir çünkü
bilinçlisiniz ve neyi neden yaptığınızı çok iyi
biliyorsunuz, amacınız o an için sizi esareti altına almaya
çalışan olumsuz düşünceyi olumlu düşünce haline çevirmek
veya olumlusu ile yer değiştirmek…
Zihni Programlamak Mümkün mü?
Birinci
aşamada önemli olan zihni olumsuz düşünceleri üretmemeye
karşı programlamaktır. Olumsuz düşünceleri yakalamak üzere
kendinizi programlamanızdan daha önemli ne olabilir ki?
Örneğin çevrenizdeki insanları hiç durmadan eleştirmek
konusunda bir alışkanlığınız varsa, bunu her yaptığınızda
kendinizi yakalayıp hemen dikkatinizi başka ve olumlu bir
yere yönlendirmeye çalışmak hiç de küçümsenecek bir çalışma
değildir. Açıkçası egonuzu denetlemeye ve olumlu bir birey
olmaya kesin kararlı olmanız halinde aşılamayacak engel
yoktur. Hiçbir şey sanıldığı kadar da zor değildir. Yapmaya
başladıktan sonra her şeyin bir kolaylığı olduğu, evrenin
insana destek verdiği görülür yeter ki, olumsuz düşünceleri
yakalamak isteyelim!
Bir süre sonra özel filtreleme içsel duyarlılığınızla
istemediğiniz düşünceleri hemen yakaladığınızı farkedecek ve
sorular sormaya başlayacaksınız hem de ardı ardına…
Birinci Aşama
Şimdi
bunu neden düşünüyorum? Neden acaba herkesten üstün olmak
istiyorum? Üstün olmak düşüncesi de nereden geliyor? Acaba
bana bir faydası olacak mı? Yoksa kendimi herkesten aşağı
gördüğüm için mi böyle davranıyorum? Gerçek anlamda kim
kimden, nerede, ne zaman, hangi şartlarda üstündür? Kendimi
niye bu düşüncenin esareti altına sokuyorum? Yaşamımı niye
başka türlü yönlendiremiyorum? Niye hep bu takıntılar ile
yaşıyorum gibi sorular çok faydalı sorulardır.
İkinci Aşama
İkinci aşama düşüncelerin kontrolünde eyleme dökülebilir
uygulamalar yapmak için gereklidir ve tüm aşırılıklar için
azaltmalı programlar eylemlerimize katılabilir. Örneğin
dinlerdeki çeşitli oruçlar, egonun hakimiyeti ve
köreltilmesi için çok çok önemlidir. Meditasyon, yoga,
konsantrasyon-nefes uygulamaları ve bu tip diğer uygulama
versiyonları da doğru ve yararlı uygulamalardır. Bu tip
uygulamalar kendi ile baş başa kalma ve Tanrı ile ya da siz
isterseniz evren deyin evrenle bir yakınlaşma sağlar ve
düşünce kontrolleri üzerinde otomatik bir etki yaratır.
Örneğin aşırı iştahınızı denetlemek için yaptığınız bir
uygulama aynı zamanda o konu üzerinde bilinçlenmeyi ve
düşünce kontrolü kurmaya da neden olacaktır yani uygulama
ile kontrol iç içe olursa daha kısa zamanda hedefe varılır
ve istenmeyen pek çok durum olay ve olasılıktan kurtulunur.
Düşünce ve ego kontrolleri bireyin kendi gerçek ve iç
ihtiyaçlarının tespit edilebilmesi için önemlidir. Bunun
benzeri tüm uygulamalar günlük yaşamda kullanılırlarsa
yararlıdırlar. Bunlar sadece örnektir. Uygulama yapmak
isteyenler için kendi inanç tercihleri hangi yolda ise o
yolun icaplarına göre uygulamalar mutlaka vardır ve
yararları sanıldığından çok daha fazladır.
Üçüncü Aşama
Üçüncü
aşama ise istenmeyen düşünce akışları ile baş etmek ve o
akışa neden olan olguyu, geçmiş yaşam anısını, kırgınlığı
siz ona ne isim takarsanız takın önemli olan ayağımıza bağ
olan, yürümenizi zorlaştıran o olayı veya o kişi ile olan
bağı çözümlemektir. Belli bir olay nedeniyle oluşan olumsuz
düşüncelerin öylece salınmasına izin vermek yerine onu
çözümlemek için olumlu bir düşünsel ve fiziksel eylemde
bulunmanın ilk yararı kendimizedir ama tek başımıza
yaşamadığımız için uygulamalarla oluşturduğumuz düşünsel
alanlardan etkilenecek pek çok insana da destek vermiş,
onların da işini kolaylaştırmış oluruz…
Bu tip uygulamalar kendimize yeni bir yol haritası çizmek ve
yaşamak yeni bir yön vermek anlamına da gelir. Uygulamayı
tek başına başaramam diye düşünüyorsanız mutlaka destek
almalı ve sırtınızdaki gereksiz yüklerden kurtulmalısınız,
yaşam hepimiz için çok değerli ve kaybedecek zamanımız
sandığımız kadar fazla değil… |