Metafizik / New Age

WWW.ASTROSET.COM

 

Bir tek hareket bile boş ve manasız değildir

Bedri RUHSELMAN

  Her hareket bu büyük tekamül ve inkişafın tahakkuku için lüzumludur. İnsanların aksaklık halinde gördükleri bozucu yıkıcı ve kendilerini rahatsız edici bazı hadiselerin menfi durumları, onların, kainattaki nizam ve ahengi teşkil eden büyük inkişaf istikametinden ayrılmış olduklarını asla ifade etmez.

  Etrafımızdaki bütün yürüyüşlerin muayyen bir gayeye doğru gittiklerini görüyoruz. Tekamül ve inkişaf isimleriyle  adlandırdığımız bu gaye aşikar olarak; gözlerimizin önünde cereyan edip durmaktadır. En küçüğünden en büyüğüne kadar her şey bir inkişaf akışı içindedir. Bir bebek zayıf ve cılız olarak doğar, büyük, kahil, kuvvetli ve verimli bir insan halini alır, nihayet ihtiyarlar, olgunlaşır ve tecrübe sahibi bir varlık kudretiyle dünyaya gözlerini kapar, fakat onun yerinin daha mütekamil, daha münkeşif yeni jenerasyonlar birbirini müteakiben doldurur. Bu arada maddelerin kaliteleri değişir. Onları kullanma tarzları daha yüksek tertiplere tabi tutulur, eskiden tahayyül bile edilemeyen seyyal ve mudil madde halleri insanların elinde birer oyuncak haline girer. Her şey, hatta ölümler, harfler, felaketler, binbir ıstırap kaynağı olan hadiseler kendi kadroları içinde hep inkişaf ve yükseliş halindedirler.

  Bir tek hareket bile boş ve manasız değildir. Her hareket bu büyük tekamül ve inkişafın tahakkuku için lüzumludur. İnsanların aksaklık halinde gördükleri bozucu, yıkıcı ve kendilerini rahatsız edici bazı hadiselerin menfi durumların, onların kainattaki nizam ve ahengi teşkil eden büyük inkişaf istikametinden ayrılmış olduklarını asla ifade etmez. Çünki bu menfilik bu aksaklık, insan bilgi ve görgüsünün dar kadrosundan taşamayan kısır bir görünüşün mahsulüdür.

  Böyle olunca, büyük bir inkişaf yolundaki bütün bu hadiseler elbette kendi kendilerine olmuş şeyler değildirler. Çünki böyle ahenkli bir yürüyüş, nizam, tertip, program ve bilhassa namütenahi evvellerini, namütenahi sonralarını müdrik şuur ve kudretlere dayanan üstün bir idare işidir. Bu idare kudretidir ki, büyük prensipler dahilinde hadiselerin birbirine zincirleme bağlanmasını neticelendirir. Bu irade kudretidir ki, birbirine bağlı olan hadiselerdeki İlliyet Prensibi dediğimiz Sebep Netice Kanunu'nun tecelliyatını temin eder. Bu irade kudretidir ki, böyle her neticenin bir sebebe, her sebebin, bir neticeye dayanması sayesinde kainatın nihayetsiz değişiklikler, dağınıklıklar ve rabıtasızlıklar içinde görünen en küçüğünden en büyüğüne kadar sayısız olaylarının koca bir bütün halinde, tam bir ahenkle tekamül ve inkişaf hedefine doğru yol almasını sağlar. İşte bu bakımdandır ki dünyadaki her olayın, her hareketin manası bu idare kudretini ifade eden büyük mekanizmanın tecellilerinde gizlenmiş olarak bulunur.

  O halde bu idare kudretinden fışkıran kainatın bütün olayları, bize bir sürü tabiat sırrını ve bu arada asıl kendi varlığımızın hikmetini ve manasını öğretir ki, insanlığın bugün en ziyade muhtaç olduğu ana bilgi de işte budur. Ve bugünkü beşeriyet tam idrakine varmış olmamakla beraber bu bilginin peşinden çırpınarak koşmaktadır.

(İstanbul 5.1.1959)

SÖZLÜK: 

Kalıil : Olgun Müdrik : Gelişmiş Rabıta : Bağlantı
Muayyen : Belirli Münkeşif : Anlamış  Tahakkuk : Gerçekleşme
Mudil : Karmaşık  Namütenahi : Sonsuz  Mütekamil: Gelişmiş
Tecelliyat : Ortaya çıkış İnkişaf: Gelişme

 Yayın Tarihi:07 Ocak 2015 

 

© Astroset 2003-2015