İndigo Çocuklar
İlk olarak 1982
yılında Nancy Ann Tappe “Yaşamınızı Renk Yoluyla Anlama” kitabında
İndigo kavramından bahsetti. Çocukların davranış kalıpları ilk kez
bu kitapta tanımlandı. Doğruluğu ise yaşayan birçok kişi tarafından
onaylandı. Bu kitap sayesinde
“indigo çocuk” kavramı
gündeme alındı. 1986 yılında da danışman ve konuşmacı Lee Carroll ve
Jan Tober ‘İndigo Child-The New Kids Have Arrived’ isimli
kitaplarında bu çocukları anlattı. Kitabı yazma nedenlerini ise
şöyle açıklıyorlar: “Biz anne-babalardan yeni bir sorun türünü
işitmeye başlamıştık. Zor ve garip yapıdaydılar. Onlar yetişkin ve
çocuk rollerinde beklenmedik davranışlar gösteriyor ve kendi
kuşağımızın deneyimlerine aykırı bir yer değiştirmeyi temsil
ediyordu. Aynı şeyi uzmanlar da kendi aralarında konuşmaya
başlamıştı. Sorunlu anne-babalar artık ne yapacağını şaşırmış
durumdaydı. Bu çocukları incelemeye aldık. Çünkü anlaşılmaya
ihtiyaçları vardı. Anlaşıldıkları takdirde de geleceğin en etkili
bireyleri olacaklardı.”
İndigo
çocukları tanımı her yeni çağ web sitesinde değişik tanıma sahiptir.
Fakat tipik olarak herkesin inandığı, bu çocukların diğerlerinden
daha akıllı oldukları, otoriteye karşı çıktıkları ve bazen altıncı
hislerinin çok kuvvetli olduğu. İndigo
çocuklar hakkında birbirine benzeyen değişik tanımlamalar var. Genel
ve kesin bir tanımlama getirilemiyor. Çünkü, tıp dünyası bu
çocukların var olduğunu kabul etmiyor. Bu tarz çocuklar için tek bir
tanımlama var. O da hiperaktif. Fakat, İndigo çocuklara sahip
ailelerin çocukları hiper aktiflikten uzak.
Bazı uzman hekimler ve psikiyatrlar İndigo
çocuklar tanımına inanmıyor. Örneğin Katılımcı sosyal danışman Lorie
Anderson, manik depresif, otistik, dikkat eksikliği, hiperaktivite
problemi olan çocukların ailelerinin bu tabir altında yanlış
yönlendirilerek bazı kişilerin parasal yararlar sağlamaya
çalıştığını söylüyor. Ayrıca bu çocukların ruhsal, akli ve nörolojik
bozukluklarını tedavi ettirmeyerek ailelerin çocuklarına acayip bir
doğaüstü kimlik kazandırmaya çalıştığını ve bunun çok tehlikeli
olduğunu da sözlerine ekliyor.
Eyvah çocuğum bir 'İndigo'
Eğer
çocuğunuz normal çocuklar gibi davranmıyor, gün geçtikçe aranızdaki
uçurum fazlalaşıyor, siz sinir küpü oluyorsanız ona bakışınızı
değiştirin. Çünkü o henüz tanım konamayan
“indigo” çocuklardan
birisi olabilir.
Çocukların
yaramaz olması, söz dinlememesi yaygın ve kabul gören bir durumdur.
Fakat düz duvara tırmanıyor, bir koltuktan diğerine uçarak gidiyor,
yaşından önce konuşuyor, kendisine ‘çocuk’ muamelesi yapılmasına
kızıyorsa hem aileler hem de doktorlar tarafından ‘hiperaktif’
olduğu varsayılır. Oysa ki aşırı yaramaz, yaşından beklenmeyecek
kadar zeki ve ailesiyle kavga edecek kadar uyumsuz bir çocuksa o
belki de bir ‘indigo’dur.
Nereden çıktı bu İndigo'lar?
Onlar
bizim bildiğimiz tarzda çocuklar değil. Anne-babalardan çocuklarına
geçerek nesilden nesile aktarılan klasik eğitim tarzını kesinlikle
reddediyor. Kendi yöntemlerinizle bir şeyler yaptırmanız neredeyse
imkansız. Saygı duymak ve görmek istiyor. Hiçbir zaman bebek
muamelesi yapılmasından hoşlanmıyor. Çok küçük yaşlarda bile onlarla
her şeyi konuşmanız gerekiyor. Duygusal sömürüye hiç gelemiyor.
Onlar için her durum karşısında değişmeyen sevgi belirtileri çok
önemli.
Bakışları,
olaylar karşısındaki duruşları çok net ve keskin. Algıları ve
sezgileri yüksek. Enerjileri çok fazla. Uzmanların bir kısmı
hiperaktif teşhisi koysa da hem kendileri hem de aileleri bunu kabul
etmiyor. Çünkü onlarda öğrenme problemi, dikkat eksikliği
görülmüyor. Herhangi bir bilgiyi öğrenmesi için yapmanız gereken tek
şey; mantıklı açıklamalarla bunun gerekliliğini anlatmak. İndigo
çocukları araştıran kişilere göre de bırakın öğrenme bozukluğunu 21.
yüzyılın kurtarıcısı olabilme potansiyeline sahipler. Sosyal
ilişkileri ise güçlü.
Tanımlar arasındaki farklılıklar
Tanımlar
arasında farklılıklar olsa da genel anlamda İndigo çocuk;
“bir dizi olağandışı psikolojik nitelik
sergileyen, daha önce belgelenmemiş bir davranış biçimi gösterip
özel davranış şekilleriyle muamele gerektiren ve klasik eğitim
düzenini yıkmayı amaçladıklarına inanılan çocuklar”
olarak tanımlanıyor.
Doktorlara göre İndigo çocuk yok
İndigo
çocuklar başta ABD olmak üzere gelişmiş ülkelerde bir hastalık
tanısı konulmasa da kabul ediliyor, biliniyor, araştırmalar
yapılıyor. Birçok doktor da hiperaktiflikten farklı bir tanımı
olduğunu biliyor. Bu tarz çocuklar için özel eğitim programları
yapılıyor. Türkiye’de ise durum daha farklı. Uzmanlar İndigo
çocukları kabul etmiyor. Bu tip çocuklar aslında sorunlu çocuklar
değil. Fakat doğru davranılmadığı takdirde sorunlu hale geliyor;
çoğunlukla da DES (Dikkat eksikliği) ya da DEHS (Dikkat
eksikliği-hiperaktif) tanısı konuluyor. Aşırı huysuzluk ve
uyumsuzluk gösterdiği için de ritalin adı verilen uyuşturucu ilaçlar
veriliyor. Ritalin ise, çocuğu daha sakin, olgun ve dengeli yapıyor
ama gerçekten büyümeyi ve ona eşlik eden bilgeliği erteliyor.
İndigo
Çocukların ortak özellikleri
1- Onlar dünyaya
bir asalet duygusuyla gelir ve çoğunlukla da öyle davranırlar.
2- Burada olmayı hak ettiklerini hisseder ve başkalarının bu hissi paylaşmadıklarını
görünce çok şaşırırlar.
3- Kendi
değerlerini iyi bilirler.
4- Mutlak otorite
karşısında zorluk yaşarlar.
5- Ritüel-
yönelimli ve yaratıcı düşünce gerektirmeyen sistemlerde düş
kırıklığı yaşarlar.
6- Çoğunlukla,
evde ve okulda işleri yapmanın daha iyi yollarını görürler, bu da
onların " sistem yıkıcılar"( herhangi bir sisteme uyum
sağlayamayanlar) gibi görünmelerine neden olur.
7- Suçluluk
duygusu verilerek disipline sokulmaya karşılık vermeyeceklerdir.
8- İhtiyaçlarını
bildirmekten çekinmezler.
>>
KRİSTAL ÇOCUKLAR
|