Başlangıcından bu güne kadar yeryüzünde yaşamış inisiyeler
içinde beşeriyeti belkide en fazla etkilemiş olanı Hermes’tir.
Tarihsel belgelere göre, kadim dünyanın bu bilge kişisi
Tanrı’nın vahyini yeryüzüne ilk taşıyandı. Matematik, mimari,
tıp ve astronomiyle ilgili ilk bilgiler ona bahşedilmiş, ilk
elbiseyi bile o dikmiş, ilk yazıyı o yazmıştı. MU inanışına
ait kutsal metinlerden oluşan “Mısır’ın Ölüler Kitabı” nın ilk
bozulmamış hali ve önemli metinleri de onun elinden çıkmıştı.
Kadim
Mısır’da Hermes’e Thot denirdi. Sümerler onu
Ningşzidda adıyla biliyorlardı. Kadim Yunanlılar ise ona
“üç kere yüce” anlamında olmak üzere
“Hermes Trismegistus”
diyordu. Museviler’in ezoterik geleneği
içinde Kabalacılar Hermes’i gizemli peygamber Enok ile
eş tutmaktaydılar. Bilindiği gibi, Hermes; Kur’an’da İdris
Peygamber olarak geçer.
Hermes’in öğretisi kadim Mısır uygarlığının temel
kaynağı idi. Kadim Mısır’da
IV.Amenofis tarafından Mısır’ın resmi dini olarak
yaygınlaştırılmaya çalışılan ilk tek tanrılı din Hermes
tarafından Atlantis’ten Mısır’a taşınmış olan “MU Dini” idi.
İslamiyet’ten önce yeryüzünde var olan üç tek tanrılı dinden
biri olan ve Kur’an’da da(1) tek tanrılı ve kitaplı dinlerden
biri olarak geçen Sabiilik’in
(2) kutsal kitabı, Hermes’in
oğluna verdiği öğütleri topladığı ünlü eseri “Malaakat-ul
Hermes”ti. Ünlü İslam düşünürü El Kındi “Hiçbir
filozof bu kitapta bir eksik bulamaz.” demiştir.
Kadim
Mısır’ın Gizemli Öğretisi
Hermesçilik (Hermetism) kadim Mısır’ın en gizemli öğretisi
olarak bilinir. Günümüz bilim dünyasının, nasıl olupta ortaya
çıktığını bir türlü açıklayamadığı bu Antik Mısır uygarlığının
M.Ö.13oo’lü yıllarda varlığını sürdürdüğü öne sürülmüştür.
Buna göre, kadim Mısır uygarlığı; hem MU, hem de Atlantis
uygarlıklarının kuzey doğu Afrika toprakları üzerinde
kurdukları iki ayrı koloninin tufandan sonra, zaman
içerisinde birleşmelerinden ortaya çıkmıştır. Her iki kolonide
de başlangıçta tek tanrılı inanç disiplini ve ezoterik öğreti
geçerli iken, MU kolonisi bir süre sonra yozlaşarak çok
tanrılı inanç disiplinine geçmiş, Thot tarafından kurulan
Atlantis kolonisi ise, Osiris inanç sistemini uygulamayı
sürdürmüştür.
Tüm
bunlardan, kadim Mısır halkının MU ve Atlantis kökenli
oldukları anlaşılmaktadır. “Kopt” olarak bilinen bu en eski
yerli halk, günümüzde yoğunlukla olmamakla birlikte halen
Mısır Cumhuriyeti sınırları içinde yaşamaktadır. Hatta
günümüzdeki Mısır’da bağımsız bir Kopt Patrikliği bile
bulunmaktadır. Mısır demek olan “egypté”, “egipt”, “yekiptos”
sözcükleri “kopt” sözcüğünün türevleridir. Türkçe’deki “kıpti”
sözcüğü de “kopt” dan türemiştir. Ama biz genellikle bunu
yanlış kullanır ve Romanlar’a kıpti deriz(3).
Bir
başka varsayıma göre, Osiris’in müridlerinden olan ve ondan
6ooo yıl sonra yaşayan Thot; günümüzden 16 bin yıl önce
beraberinde bir güç ile Atlantis’ten gelerek, Nil Deltası’na
çıkmış; burada bir koloni kurup, bu bölgenin yerel tanrısı
olarak kabul edilmişti. Thot’un yaydığı Osiris öğretisi özellikle Yunanlılar’ın Hermopolis (Hermes’in kenti) diye
adlandırdıkları, günümüzde ise, Achmunein(Aşmuneyn) diye
anılan bir orta Mısır kentinde etkili olmuştur. Sais’te bir
tapınak inşa ettiren Thot için Mısır’ın ünlü “Ölüler
Kitabı”nda “İlahi
Kelamın Efendisi”
diye söz edilir. Hakkında hemen hemen hiçbir şey bilinmeyen
Hermes (Thot), yaymış olduğu öğretinin orijinalliği ve yüksek
enerjisi sayesinde çağlar boyunca sayısız kişiyi etkilemiş ve
bir çok inisiyatik kurumun bilgi temelini oluşturmuştur.
|