Etkili bir enerji çalışması yapmak, ortamları pozitif şekilde
değiştirmek ve tesirli olabilmek için, tam olarak bedenimizde olmalı
ve bedenimizin sağlam bir şekilde dünyaya bağlı olduğunu
hissetmeliyiz. Sakin ve kontrollü bir tarzda nefes alabilmeliyiz.
Eğer bedenimizde değilsek, kendimizi gezegene topraklamamışsak ve
sakin bir şekilde nefes alamıyorsak, algılarımız yanlış yapma
eğilimine girecek, yoğun ve zor durumlarda sakin kalmakta güçlük
çekeceğiz.
Bedenimizle,
topraklanmayla ve nefesle ilgili bu üç nokta, yalnız psişik koruma
çalışmaları için değil, yapmayı arzu ettiğimiz tüm enerji
çalışmaları için çok önemlidir. İmajinasyonumuzu kullanmada ne kadar
disiplinli, odaklanmış ve deneyimli olursak olalım, şayet bedenen
topraklanmamışsak ve sakin değilsek, enerji çalışmalarımızın tümü
hem zor hem de hatalı olacaktır.
TOPRAKLAMA
Bütün topraklama alıştırmalarının temel
özelliği, beden enerjilerimizi dünyanın kendi enerjilerine derin bir
şekilde bağlama hissini kazanmaktır.
“Zihninizi
altınızdaki toprağa odaklayın. Onunla bağlantılarınızı nazik bir
şekilde hissedin. Birkaç kat yukarıdaysanız, bağlantının altınızdaki
bütün katlardan aşağıya indiğini tahayyül edin. Bu bağlantının
toprağın daha da derinliklerine indiğini hissedin. Bazı kişiler
bağlantıyı daha kolay hissederler. Başkaları için daha incedir,
öyleyse apaçık hissetmezseniz merak etmeyin. Zamanla gelişecektir.
Bağlantıyı hissetmenizde size yardımcı olacak çok değişik yollar
bulunmaktadır.
Dünyayla bu bağlantıyı, ayak tabanlarınızdan ve omurganızın bitiş
noktasından hissedin. Eğer göz önünde canlandırma becerileriniz
iyiyse onları kullanın.Yoksa enerjinin
sizden toprağa yumuşak bir biçimde aktığını hissedin. Enerjinizin
başınızdan omurganıza ve bedeninize, oradan da toprağa aktığını
hissedebilirsiniz. Şayet bedeninizin belirli bir bölgesi gerginlik
ve endişe deneyimi geçiriyorsa, o belirli
bölge ile dünya arasındaki bağlantıyı hissedin. Enerjinin omurga
bitiş noktasından dünyanın merkezine gittiğini ve oradan da bir
eğriyle omurgaya geri döndüğünü hissedin.”
Doğu
tıbbında bedenin şakra diye bilinen belirli özel merkezleri içeren,
bir enerji haritası vardır. Bütün
çakralar teker
teker dünyayla bağlantıya sokmak iyi bir şeydir: omurganın
bitiş noktası kök; cinsel merkez; güneş sinir ağı
pleksus, kalp; gırtlak, alın ve taç
çakraları bulunmaktadır.
Ağaç olduğunuzu
tahayyül edin. Gövdeniz ağacın gövdesidir. Derinlere inen kökleriniz
var. Düzenli
olarak dışarıya çıkın ve çıplak ayaklarınız ve ellerinizle dünyaya
gerçekten
dokunun.
Ağaçlara sarılın
ve
ne kadar derinlere kök saldıklarını hissetmeye çalışın. Caddede
yürürken kısmen veya tamamen toprağın altında bulunduğunuzu
hissedin. Dağ gibi olduğunuzun hayalini kurun.
Bütün bu
teknikler etkilerini, düzenli uygulandıklarında meydana getirirler.
Özellikle akılcı veya sezgisel bir kişiyseniz, enerjiyi başınızdan,
özellikle taç çakradan dünyanın
derinliklerine daldırmanız önemlidir. Kendinizi çok daha iyi,
sağlıklı ve güçlü hissedeceksiniz. Ve psişik korunmanın topraklama
ilgili kısmı aktive olmuş olacak. Hiç birini yapamıyorsanız, doğada
yürüyüş yapıp, çıplak ayakla toprağa basın ve doğanın güzelliğini
içinize çekin, zihninizi mümkün olduğu kadar boşaltın ve o süre
içinde sadece doğa ile baş başa kalmaya, otları, ağaçları, toprağı
hissetmeye çalışın.