Etrüsk
konusu bitmez, çünkü hala çözüm bekleyen pek çok yazıt var.
Size burada bir Etrüsk zarından söz edeceğim ve kendi yorumumu
sunacağım. Kayıp Yazılar ve Diller adlı kitabında J.
Friedrich şöyle diyor: Zarlar
üzerine işaretlenmiş sözcüklerin okunuşlarındaki 6 rakam,
hiçbir şüpheye yer bırakmaksızın birden altıya kadar
sıralanmış şifreler içerdiğinden, bu konuda tam bir
literatürün doğmasına yol açmıştır. Ama burada, bunların nasıl
bir sıra takip edebilecekleriyle ilgili, bugün dahi hâla kesin
olarak çözümlenmemiş güç bir sorun ortaya çıkmaktadır.
Etrüsk
zarındaki yazılar
Bu zarlar üzerinde yapılmış iki yorumu
yukarıdaki resim de görüyoruz. Solda Larissa Bonfante adlı bir
Etrüsk uzmanının yorumu ve ortada Selahi Diker
(Türk Dilinin Beş bin Yılı, sayfa 129) adlı Türk
dil uzmanının yorumu görülüyor. Sağda ise benim yorumum var.
Öncelikle,
ben şu soruyu kendime sordum: Eğer bir zar yapsam sayı kazımak
mı daha kolay yoksa sayının adını mı yazmak daha kolay.
Örneğin /dört/ mü yazmak kolay, yoksa 4 mü? Elbette ki sayıyı
kazımak kolay. Üstelik, o dönemde okuma yazma bilenlerin
sayısı çok azdı. Sayıyı tanımak elbette ki yazıyı okumaktan
kolay olduğuna göre, ne diye yazı kullanmak gereğini duydular? Bu soruların
yanıtını şöyle verdim. Bu zarda yazanlar kesinlikle rakam
değil. Bir fiil veya emir olabilir. Türkçe olarak okunuşun
sağdan sola olduğu göz önüne alınırsa ilk okunan sözcük. İki
harften oluşan
Gİ sözcüğü. Çünkü Etrüsk abecesinde ), g
harfi olup l düz çizgisi de i harfidir. Genelde Y sesi bir
dolgu sesi olup Türkçeye sonradan girmiştir. Bugün /giy/ diye
yazdığımız sözcüğün aslı /Gi/dir. Zarın tam
aksi yüzüne o emrin tam aksi yazılmış olması gerek. Bu sözcük
de
AÇ sözüdür. Fakat bu sefer soldan sağa yazılmıştır.
Çünkü Etrüsk yazıtlarında yön o kadar önemli değildi. Genelde
sağdan sola yazsalar da bazen
Bustrofedon denen bir
tarlayı sürer gibi iki yönlü yazıtlar bulunmuştur.
Zardaki
karşıt yüzler Resim de
karşıt yüzlerdeki yazılar görülüyor. Diğer karşıt yüzlerde şu
ikili emirler bulunuyor. Sağdan sola
KAL
ve soldan sağa
KAÇ. Dikkat ederseniz KAÇ sözündeki Ç sesini vere
UÇ
damgası olup üç kollu bir M harfine benzer.
(Bkz. Güneş Tanrı
ve Kuş Ülkesinin Tanrıçaları adlı 19 sayılı yazım) İtalya'nın kuzeyinde, bugünkü Avusturya Alplerinde bulunmuş
olan Ötzi mumyasının omzunda bir UÇ damgası var ve bu damga
onun yönetici olduğunu belirtir. İtalya'nın kuzeyi o dönemde
tümüyle Etrüsk halkına aitti ve ALP adını da koyan Ön-Türk
kökenli Etrüsk milletidir. Dolayısıyla, Ötztal (Ötz tepesi)
bir Etrüsk yerleşim bölgesi idi. Etrüsklerin
yazı tarzında K harfi hem ucu aşağı bakan bir ok şeklinde, hem
de görüldüğü gibi uçları düz bir ok şeklinde yazılmıştır.
Bu iki işaret çoğu zaman farklı sanılsa da verdiği ses K
sesidir. Diğer iki yüzde Sağdan sola HÜLTH ve soldan sağa ALTH
okunuyor. O harfine benzeyen işaret TH olarak okunuyor. Bu
işaretin TENGRİ damgasındaki daire ile ilişkisi var. Bu konuda
uzunca bir açıklama yapmıştım.
(Bkz. Mayalarda Dil-Din-Mimarı
adlı 4 sayılı yazım) L harfine
benzeyen işaret AL veya UL damgasıdır ve TH damgası ile
birlikte ALTH yani ALT olur. Bu bir emir olduğuna göre kanımca
güreş ile ilişkilidir. Keza karşı yüzdeki HÜLTH de ÜST demek
oluyor. Etrüskler Ön-Türk olduklarına göre Asya kökenli güreş
sporunu elbette ki yaygın olarak uyguluyorlardı. Güreşçiler
yenişemeyince zar atılıyor ve güreş devam ediyordu. Bu
bakımdan zardaki emirleri bir kere daha gözden geçirelim. KAL:
Ayakta kal ve güreşe devam et. KAÇ:
Hakem işaret verince kaçmaya başla. GİY
Güreş kıyafetinle güreşe devam et. AÇ: Güreş
kıyafetini çıkar ve çıplak güreşe devam et. HÜLTH:
Güreşe üstte devam et. ALTH:
Güreşe altta devam et.
Etrüsk Güreş Tablosu
Romalıların
Greko-Romen adını verdikleri ve bugün dahi belden yukarı
yapılan güreş tarzı Etrüsklerden alıntı bir spordur. Bu durumu
kanıtlayan resim her şeyi anlatmaktadır. Böylece sadece
zardaki yazıları okumakla kalmadım, aynı zamanda bu zarın ne
zaman ve nerede kullanıldığını da açıklamış oldum. |