Orta Asya’nın yerbilimsel yapısı hakkında
birçok yoğun çalışma yapılmıştır. Philip L.Kohl
(Kaynak:
ORTA ASYA , P. L.
Kohl; ISBN: 2-86538-071-8)
kitabının 26cı
sayfasında şöyle diyor:
"Orta Asya yer betimindeki (topography) değişimlere çarpıcı bir
örnek, Orta Asya çöllerinde /Takır/ oluşumlarıdır.
Takırlar, doğal aşınmalarda yıkanmış alüvyonun (lığ)
toplanması ile oluşan ve genel olarak sadece yosun ve liken
içeren alkalin (bazik) toprak oluşumlardır. Fiziksel olarak,
kalsiyum karbonat tabakalarının yüzey katmanlarında ayaklı (stilt) asıltılarla hızlıca kuruyarak birleşmesinden oluşan düzgün,
yalın, ince ve parke biçimli veya çatlak yapıda şekiller
oluştururlar. Bunlar, Orta Asya’da geniş susuz araziler
üzerine yayılmışlardır. Bu da su yollarındaki bir kayma veya
geri çekilmenin güçlü bir kanıtıdır." Topraktaki bu kuraklaşma ve
takır-takır olarak tanımlanabilecek bu sertleşmenin nedeni ne
olabilir? Ayrıca toprakta çok yaygın olarak görülen bazik
kalsiyum karbonat tabakası nasıl oluşmuştur? Bu tür yaygın bir coğrafi yapının oluşabilmesi
için iklimde çok ciddi bir değişimin oldukça kısa bir süre
içinde gerçekleşmiş olması gerekir. Yapılmış olan jeolojik ve
stratigrafik araştırmalara göre günümüzden 11,000 ile 10,000
yıl arasında (MÖ 9,000-8,000) ciddi ve hızlı bir iklim
değişimi olmuştur.
20,000
Yıllık İklim Değişimi
Son çalışmalar göstermiştir ki, kuzey yarı
kürede sıcaklıkta ortalama 6 derece santigratlık bir değişimin
bile iklimde ciddi değişiklere yol açmış olduğudur. Resimde
günümüzden 20,000 yıl öncesinden başlayarak kuzey yarı
küredeki genel sıcaklık değişimleri görülüyor. Kırmızı dikey
çizgi günümüzden 16,000 yıl önce buzul çağının sona erdiği
dönemi gösteriyor. 16,000 ile 14,000 yılları arasında 2,000
yıllık bir hızlı ısınma dönemi var. Buzul çağı sona erince kuzeyden eriyen
buzullar güneye doğru kayarak geniş alanları kaplamışlar ve
tarıma elverişli düzlükler bataklık haline dönüşmüş. Sonra
yeniden soğuma ve ısınmanın ardından, günümüzden 11,000 ile
10,000 öncesinde 1,000 yıllık çok hızlı bir soğuma yaşanmış.
İşte bu döneme Jeologlar
/Younger Dryas/
dönemi adını
veriyorlar.
(Kaynak:
Patterson et al. 1995. Foraminiferal Evidence
of Younger Dryas Age Cooling on the British Colombia Shelf.
Geographie et Quaternaire Cilt.49, sayı.3, sayfa 409)
Bu dönemde yağış da çok az olduğundan
bataklıklar kurumaya başlamış, buzulların getirmiş olduğu
alüvyonlar ve kireçli topraklar kalın /Takır/ tabakalarının
oluşmasına neden olmuş. İşte, bu soğuk dönemde, buzullar eriyip toprak
bataklık haline dönüşürken insanlar düz ovaları terk edip her
yöne doğru göç etmeye başlamışlar. Günümüzden 10,000 yıl
öncesinden itibaren sıcaklık artmış ama o bölgeler ne
hayvancılığa ne de tarıma elverişli olduğundan göçler devam
etmiş.
Güneş dilini konuşan kültürün Asya kıtasından
yayılmaları da buzul çağının sona erişi ile birlikte,
günümüzden yaklaşık 15,000 yıl öncesinden başlar ve günümüzden
5,000 yıl öncesine kadar dalgalar halinde devam eder. İklim
değişikliklerini gösteren resimde görüldüğü gibi günümüzden
8,000 yıl öncesinden başlayarak kuzey yarı kürede sürekli bir
soğuma dönemi var olmuştur. Şimdi içinde bulunduğumuz dönemde
geçici bir ısınma görülmektedir. Her ısınma-soğuma dönemi
yaklaşık 2,500 yıl sürdüğüne göre şu sıralar bir tepe
noktasına doğru yaklaşmakta olduğumuz anlaşılıyor.
Asya ve Amerika Mandaları
Günümüzden 10,000 yıl öncesinden itibaren
dünya yeni bir döneme girmiştir. Bu döneme
/Halocene/ (Halosen)
dönemi denir. Bu dönemde ortaya çıkmış olan hayvan türleri
ondan önceki
/Pleistocene/ dönemine göre oldukça farklıdır. Halosende genel ve sürekli bir soğuma olduğundan bu dönemde
kürklü hayvanlar her yerde görülür. Resimde aynı yapı ve
görüntüde fakat değişik bölgelerde ortaya çıkmış mandaya
benzer kürklü ot oburları görüyoruz. Musk mandası Kanada’nın kuzey batı
bölgelerinde yaşayan soğuğa dayanıklı bir türdür. Buffalo
denen tür ise biraz daha orta Amerika’nın ılıman bölgelerinde
bulunur. Yak manda türü, Asya kıtasının dağlık ve çok soğuk
iklimine uyum sağlamış tüylü mandadır. Her üç türün yakın
akrabalığı bu mandaların insanlar ile birlikte göç ettiklerine
işarettir.
Sümer UR’dan çalgı (çengi) başı
Resimde görülen boğa Sümer kültürüne ait olup,
bir Çeng (harp) başındaki altın kaplama bir süstür. Çeng harp
adı verilen çalgının en eski türü olup kaynağı orta Asya
Ön-Türk kültürüdür. Sakallı boğa o dönemde boğaların hala
sakallı oluşlarını gösteriyor. Güç sembolü olan boğa bir de
sakallı olunca o dönemdeki tüm kralların en kutsal hayvana
benzemek istemelerine şaşmamak gerekir. Sakallı boğanın tüm Asya ve Avrupa kıtasında
görülüşü çıkış bölgesinin Asya olduğuna işaret etmekte, hatta
kanıtlamaktadır. Çünkü gerek buffaloya gerekse musk mandasına
orta ve güney Amerika kıtasında rastlamıyoruz.
|