Türkçe'deki
‘z’
sesinin Çuvaş dilinde
‘r’ olarak değişikliğe uğradığından
söz ettim. Çuvaş dilini konuşan iki farklı boy da Utrigur ve
Kutrigur boylarıdır. Bunların Türkçe şekillerini görebilmek
için bir miktar hecelere ayırmak gerekir. UTRİGUR isminin UTRİ-GUZ
= ÖTRİ-GUZ = ÖTE(DE)Kİ-OĞUZ anlamını içerdiğini görüyoruz.
ÖTEKİ veya ÖTEDEKİ hem ailece uzak, hem de coğrafi bölge
olarak uzak olan Oğuz boyu demek oluyor. İşte bu halk
kuzeydeki GOT halkıdır. Yazılışı GOTH olan bu boy adının
okunuşu TH = Ç ilişkisinden GOÇ veya KOÇ olduğu anlaşılıyor.
Viking ve kuzey Avrupa savaşçılarının başlıklarındaki koç
boynuzu ile KOÇ adı açıkça bu ilişkiyi gösteriyor. Bir diğer
örnek, Çin’den gelen ÇAY bitkisine, TEA denmiş olması T=CH
ilişkisine kanıttır. UTRİ sözü
ise Hind-Avrupa dillerine /Dışlanmış olan/ anlamında İngilizce
out, Almanca
aus, İsveççe
ut ve
Hollandaca
uit şekillerinde bulunur. Latince AUT sözü
/biri veya öteki/ olup gene ayırımı ve ÖTEKİ kavramını içeren
bir sözcüktür. Kutrigur adı da benzer şekilde KUTRİ-GUZ olup KUTRİ = KUTLU
(Kut ile ilişikli olan) OĞUZ anlamını içerir. M.Ö. 3,000
yıllarının sonlarına doğru Anadolu'da ve Mezopotamya'da
Guti
adlı bir kavimin varlığından söz edilir. Gut sözü Kut
olabileceği gibi Got adının biraz farklı söyleniş şekli de
olabilir. Gotların doğu koluna
Ostrogot ve batı koluna
Vizigot adı verildiği biliniyor.
Avusturyalı tarih profesörü
Herwig Wolfram History of
the Goths (Gotların Tarihi) adlı kitabının 300’cü sayfasında
aynen şöyle der: (kendi çevirim)
“Got
ordusunun çok-uluslu yapısı Odovakar’ın yenilgisinden sonra
daha da artmıştır. Batı ordusundan önemli miktarda savaşçı
Theodorik’in ordusuna katılmışlardır. Bunların arasında
Rugi’li, Heru’lu, Kiri’li, Türkili’li, Suevi’li, Sarmat’lı ve
Tayfalı’lı erler Got’lu olmuşlardır.”
Bu boyların bir zamanlar var olduklarını hiçbir tarih kitabı
yazmaz.
Türk-ili, Su-evi, Tayfa-lı açıkça Türkçe
kökenli sözcüklerdir. Diğerleri ise Rugi = Uruk (yerleşik),
Heru = Er (asker), Sarmat = aS-oR-aMa-oT ve Kiri = Ok-iri
olabilir. Tüm bu boylar Baltık denizi cıvarında (kuzey
Avrupa’da) yaşamakta idiler. Finlilerin kendilerine
Suomi
adını verdiklerini biliyoruz. Baltık bölgesinin, özellikle
Finlandiya’nın’ son derece bataklık bir bölge olması bu isimde
su kavramının bulunduğunu düşündürmektedir.
Suevi
adlı bir boyun varlığı bu görüşe destektir. Baltık ile Balçık
(bataklık) arasındaki benzerlik de tesadüf değildir.
Nitekim, Balthic = Baltık = Balçık, olduğundan TH
harflerinin aslında Ç sesini verdikleri bir kere daha ortaya
çıkar. Bu durumda
Theodoric = Çu-doruk = Çu-danız (Çu
halkındanız) şeklinde
Çuvaş halkından olduğu
görülmektedir. Balçık bölgesinde hüküm sürmüş diğer kral
adlarına bir göz atalım.
Alaric = Alırık (Alırız),
Huneric = Hun-Eriyiz (Hun askeriyiz) ve
Athaneric =
Açan-eriz (yol açan, ilerleyen askeriz). Sondaki –İC takısı
aslında OKH sözünden türemiş olup, Almancada /ben/ ICH
şeklinde bağımsız bir sözcük haline gelmiştir. Almanca K
sesi yumuşayıp G sesi haline dönüşmüştür. Örneğin, Almanca
Ganse = Kaz,
Grau (gri) = Kır ve
Gut (iyi) =
Kut ilişkilerinde K dan G ye doğru olan dönüşümü ve anlam
benzerliği açıktır. KUT sözünün GUT olup /iyi/ oluşu da kutsal
olanın aynı zamanda iyi olduğunu gösterir.
Fransa’ya
yerleşmiş olan Gol boyları da Vizigotlardan oluşmuştur. Şu
halde
Oğuz => Guz => Gur => Gol dönüşümlerinde asıl bot
adın OKH olduğu görülüyor. K sesinin kalması halinde ise
OKH’uz => Kuz => Kur şekilleri türüyor. Kuzey sözü de bu
kökten türemiştir.
KUZ-ÖYÜ => KUZEY (Kuz ülkesi) olup
GUZların kuzeye yerleşmiş kollarının ülkesi anlamını içerir. İsviçre
Alplerine yakın
CHUR (okunuşu KUR) şehri vardır. Bu
şehirde çok eski dönemlerden kalma yazılı taşlar bulunmuştur.
Bu şehrin OKH halkının kurmuş olduğu anlaşıldığı gibi KUR sözü
dahi OK-UR = KUR olduğunu da açıklamış oluyor. Böylece halen
kullandığımız
şehir kurmak kavramının kökünü bulmuş
oluyoruz. Şehir kuruluyor, yapılmıyor veya dikilmiyor. Daha
önce KÖY sözünün OK-ÖYÜ olduğundan söz etmiştim.
Nasıl ki Guz
zamanla Gol olmuşsa aynı şekilde Kuz zamanla Kol olmuştur. Ana
bedenden uzantı anlamını da bu sözlerde buluyoruz. BOY sözü
beden ile başı bağlayan BOYUN olduğu gibi, bedenin yan
uzantıları da KOL olmaktadır. Böylece, hem bir uzantı (bir
uzuv) hem de asıl bedeni oluşturan Asya kıtasından ayrılan OK
boylarının bir bölümünü de farkında olmadan belirtmiş
oluyoruz.
|