Kitabın öğretisindeki
“zaman”
ve “idrak” kavramları
birlikte ele alınmış ve böylece açıklanıyor. Çünkü
varlığın idrak gelişimiyle zamanın gelişimi paralel
gidiyor. Ayrıca, gelişmişlik düzeyine göre, zamanı
kullanan da varlıktır. Öğretiye göre üç tür zaman var:
1-Yüzeysel
zaman: Bu, dünyada geçerli “üç
buutlu zaman ”dır(24). “Üç
buutlu zaman ” içinde gelişim,
“asli
zaman ” da gelişim değildir. “Üç
buutlu yüzeysel zaman ” da gelişim “insanlık halindeki sübjektif gelişim ” dir.
2-İdrakî
zaman(sayfa 222), Vazife Planı’ndan
itibaren başlayan zamandır.
3-Asli
Zaman; evrende geçerli ve evren kapsamlı
olan zamandır. Aslî Zaman, “Evren Üstü
Zaman İlkesi ”nin evrendeki tezahürüdür. Bir başka
ifadeyle, “aslî
zaman ”, bir evreni oluşturan alemlerdeki tüm zaman
realitelerini kapsayan (ve dolayısıyla da, evreni baştan başa
kat eden) “Evren Üstü Zaman İlkesi ”nin evrendeki(ve evrenin
alemlerindeki) tezahürüdür.
“Yüksek zaman idraki ”,
“dünya
zamanı idrakinden ” çok farklıdır . Bu “fark,
“yüksek zaman idrakinin ” “idrak
değerlerinin ”, “basit
zaman idraki ”ninkilere oranla çok daha zengin ve
kapsamlı olmasından kaynaklanır(sayfa 211). “Yüksek
zaman ” (ya da “idrakî
zaman ”) “Vazife Planında ” geçerli zamandır (sayfa 222). “Yüksek
Zaman
İdraki “ o kadar değişik çeşitlidir ve o kadar
ince madde bileşimlerine sahiptir ki; bu idrak düzeyinden yayılan
titreşimler, basit zaman idrakleri ile karşılaştırılamayacak
kadar büyük bir hız ve kapsam ile sıfatlanmış bir akışına
sâhiptir/tâbidir(sayfa 211).
Bundan
dolayı, “Yüksek
Zaman İdraki ”; geçmiş, şimdi, gelecek gibi doğrusal
zamana tabi değildir. Geçmiş, şimdi ve gelecek; “Yüksek
Zaman İdrakinde ” bir toplam (“tek
bir oluş ”) olarak bulunur(sayfa 211). Bu “tek bir oluşun ” sonsuz şekilleri vardır(sayfa 211). Burada
“uzun
hat” kapsamlı Aslî Zaman’dır. Yüzeysel/basit
zamanın bu spiral hareketi/gidişi, yüzeysel zaman idrakinin
giderek olgunlaşması/değer kazanmasıdır.
Yukarıda
sözü edilen 3 tür zamanın birbirine göre durumu da şöyledir:
Yüzeysel
zamanın hedefi à
Küresel zaman. Yüzeysel zamanın idrakinde olan bizler, aslî
zaman üzerinde hiçbir seyir/ilerleme yapmayıp, bir tek nokta
üzerinde(alan tarama şeklinde) gelişmeye çalışıyoruz(sayfa
212+216). “Gelişmeye çalışıyoruz”,
tekâmül etmiyoruz. Tekâmül à
Vazife planından itibaren başlıyor. Vazife Planı’nda idrakî
zaman (küresel zaman) geçerli.
Vazife Planında
geçerli olan “idrakî
zaman ”ın hedefi de aslî zaman(evrende geçerli olan
zaman) oluyor.
Bu duruma göre,
“Vazife
Planı ” à
bizim hidrojen âlemimizin üzerinde oluyor ama evrenin üzerinde
değil.
Zamanın
mekânla olan ilişkisi:
Mekân
olmadan zaman ortaya çıkmıyor(sayfa 217) dünya, âlem, evren
à
Birer mekândır. “Evren Üstü Zaman İlkesinin ” evrendeki tezahürü à
Asli Zamandır. “Aslî Zaman
”ın Vazife Planındaki tezahürü “idraki
zaman ”dır(Küresel zaman). “Aslî
Zaman ”ın dünyadaki(ve
hidrojen âlemindeki)tezahürü de “yüzeysel
zaman ”dır. Bizler(ve bizim âlemdeki varlıklar) “yüzeysel
zaman idraki ”ne sahip bulunuyoruz. Evren kapsamlı(evrende
geçerli) olan “aslî zaman ” akışıà
evrenimizin değişik âlemlerinde, âlemlerin bünye özelliklerine
bağlı olarak değişik şekillerde tezahür eder(sayfa 217).
Çünkü mekânlar aynı değildir. Değişik titreşim düzeylerindeki
mekânlarda/âlemlerde, dünyalara da “asli
zaman ” farklı şekillerde tezahür eder. Bu durumda
dünya bir “yüzeysel
zaman mekanı ”dır. Vazife Planı à
”küresel
zaman mekân ”ıdır(sayfa 218).
|